2
CÜRCAN bilhassa Sehmi'nin 4271 035- 36) Tô. - ri-!Ju Cürcô.n hur alim ve muhaddis EbO Nuaym Abdülmelik ei-Cürcanl 323 / 935), Kadi Ebü'I-Hasan Ali b. Abdü- lazlz ei-Cürcanl (ö. 393/1002-1 003), mail b. Hasan ei-Cürcanl 531 1 1137). alim Seyyid ei-Cürcanl 816/ 1413). Fasm-i Cürcanl (IV/ X. Vis ü Rô.min mesnevinin ya- Fahreddin Es'ad ei-Cürcanl (V. 1 X l. Blrünl de el- eserini 390'- da ( 1 000) Cürcan'da ve Zi- yarl Emlri Kabüs b. ithaf et- A: BelazürT. Fütah (Fayda). s. 482·489; Ya'kubT. Kitabü'l·Büldan (AyetT) , s. 53; TaberT, Tarti] (Ebü'I-Fazl). IV, 152·153; SehmT, Tarf!Ju Cürcan Muhammed Abdü1muTd Han). Beyrut 14071 1987, s. 11 , 44, 54, 56, 57; RavendT. Rahatü's· 28,103, 144; Yakut, Mu'cemü 'l· büldan, ll , 119·122; Ahbarü'd·devleti's·Selcü· kiyye (Lugal), s. 12, 40, 94, 104; ibnü'I-EsTr. el·Kamil, lll, 25, 110·111; V, 29·36; VIII , 475· 478; IX, 138·141; BündarT. Zübdetü'n·Nusra (Burslan). s. 6, 106·107, 161, 236·237; KazvTnT. Beyrut, ts. (Daru s. 348· 351; Müstevfi, Nüzhetü 'l·i!:ulab (Strange), s. 159; ZahTrüddTn-i Taril]·i Taberistan, Tahran 1361, s. 82·88; HimyerT, er·Raviü ' mi'tar, s. 160·162; Katib Çelebi, Cihannüma, s. 339·340; MuhammedTaklHan Hekim. Genc·i Muhammed Ali Sütf - Keya- fer). Tahran 1366 s. 347; 1\a.mQsü'l·a 'lam, lll, 111·112; Browne. LHP, 16, 35, 367, 458, 470; ll, 97, 107, 112·113, 169, 172,227,274, 281, 294; 190, 355, 390; 590·591; G. Le Strange, The Lands of the Eastern Ca/iphate, London 1966, s. 376 · 378; CH/r., IV, 120, 140, 156, 193, 198, 202, 206, 210, 212·216, 221, 391, 394; C. E. Bos- worth, The Medieval History of Ir an, Afghanis· tan and Central Asla, London 1977, ll, 26·33; a.mlf .. "The Political and Dynastic History of the Iranian World (A. D. 1000-1217)", a.e., V, 25, 26, 29, 95, 137, 144, 152, 178, 180, 196, bk. Barthold, Türkistan, s. 235, 272, 281, 357, 451, 473, 553, 559; a.mlf .. is· lam Medeniyet!, 52, 54, 56, 160; Günay Tü- mer, Biraniye Göre Dinler ve islam Dini, An· kara 1986, s. 68; Mohammad Yousef Kiani. "Urbanization and Urban planing in Iran du- ring Islamic Period an introduction to the city of Jurjan", The proceedings of the lnter· national Conference on urbanism in Islam, ll, Tokyo 1989, s. 75·92; Dursun "Ye- zid b. Mühelleb", iA, XIII , 413·415; Merçil, "Ziyariler", a.e., XIII , 622·624; R. Hart- rnan- J. A. Boyle, "Gurgiin", E/ 2 (ing.). ll, 1141; Dihhuda. Lugatname, X, 310. L 132 Iii CÜRCANI, Abdülkahir b. Abdurrahman (bk. el-CÜRCANi). _j L CÜRCANI, Ebü'l- Hasan ( Y.l ) Ebü'l · Hasen All' b. Abdilazl'z b. ei-Hasen el-Kadi' ei-Cürd\n\' (ö. 392 / 1001 -1002) Edip, fakihi ve _j fethinden sonra Cürcan'a yer- Arap bir aileden gelmekte- dir. oldu- göre 316 (928) ci- söylenebilir. tahsi- lini muhtemelen yerinde Çocukluk ve gençlik dönemi bilgiler elde edilmektedir. birlikte alimler- den hadis okudu. Daha sonraki Irak ve Suriye'ye giderek buralar- daki alimlerden ilim- lerde ve özellikle edebi ilimler da çok iyi Seyahatlerinin çoklu- anlatmak için Sealibl onu benzetir. Cürcanl geçen me döneminin Büveyhl vezir- lerinden edip ve alim bir olan Sahib b. Abbad ile sonra da yeni bir safha Sahib b. Ab- bad onu önce Cürcan dan da kendisinden fazla uzakta olma- Rey tayin etti. sonuna ka- dar bu görevde kalan Cürcanl Rey' de ve- fat etti. Cürcan'a götürülerek ora- da defnedildi. Abdülkahir ei-Cürcani'nin 471 / 1078- 79) Ebü'I-Hasan'dan ders ve on- dan çok kaydedilirse de (Ya- küt. XN, 16) bu tarih müm- kün Ancak Abdülkahir ei-Cür- canl olmak üzere kendisinden son- raki edip ve alimler üzerinde büyük te- siri görülür. Cürcanf zeki. ve itme bir kimse olup çok güzel. nesri ise sehl-i mümteni* derecesinde idi. Na- da kendini kabul Nite- kim Sealibl onun Mukle'ye. nesrini Cahiz'e, da Buhtürf'ye benzetir. iyi de- üstün tenkit kabiliyetine sa- hip bir alimdi. Arap ve bun- derin vukufu methiye Sahib b. tenkit edecek kadar li, dürüst ve bilhassa alimiere mü- tevazi · bir Onu da bu meziyetlerini büyük öl- çüde el- Vesô.ta eserinde görmek mümkündür. Eserleri. 1. el- Vesô.ta beyne1-Müte- nebbi ve Günümüze kadar gelen tek eseri olup edebi tenkide dair- dir. Cürcani'yi bu eseri yazmaya sevke- den sebepler bulunmakla bera- ber esas olarak Sa hi b b. Abbad Mü- tenebbi'yi tenkit etmek üzere kaleme al - can mesô.vi nebbi risalesine reddiye olarak ya- Sahib b. risalesini yaz- sebebi ise daha ziyade hissldir. Nitekim Sahib, devlet ile zaman zaman Mütenebbf'nin, kendisi- ni de ziyaret etmesini fakat Mü- tenebbl ona cevap dahi Bu- nun üzerine Sahib b. Abbad geçen risaleyi yazarak Mütenebbf'nin ve meziyetlerini sadece ele Cürcanl ise el- Sahib ile Müteneb- bf'nin muhalifleri gibi tek ve hissi son derece ilmi, makul ve bir yol takip Nitekim eserinde önce edebi tenkit, özellikle tenkidi ölçüler ortaya koy- Mütenebbl ve bu öl- çülere göre bir olarak tec- rübeler onu meseleleri bu tarzda ele al- maya Müell if el- Vesô.ta bab ve beraber eseri üç bölümde ele al- mak mümkündür. Mukaddime denile- bilecek olan birinci bölümde Cürcanf'nin edebi tenkitteki tutumu ile belli tenkit nazariyeleri yer almak- bölümde Mütenebbf'yi sa- Burada Mütenebbf'ye is- nat edilen büyük lerde de söyleyerek onu müdafaa eder. Üçüncü bölümde ise Mü- tenebbi'ye isnat edilen ele ala- rak bir ka- bul, bir da reddeder. el- Vesô.ta' - üç bilinmektedir Ah- med Arif ez- Zeyn, Sayda 1331 1 19 I 3; Ka- hi re, ts. IM. Ali Sabih Mu- hammed Ebü'l-Fazl Ali Muham- med el-Bicavl, Kahire 1364/ I 945) . Son ve isimleri da bir z. Divan. Günümüze bilinmemektedir. An- cak Cürcani'nin Muccemü'l-üdebô., ve Yetimetü'd-dehr'de pek çok bulun- 3. Kitô.b fi'l- vekô.le. dair olan bu eserin 40.000 meseleyi ih- tiva söylenmektedir. 4. tô.ri-!J. Yetfmetü'd - dehr'de yer alan iki

IiiCÜRCAN bilhassa Sehmi'nin (ö 4271 ı 035-36) Tô. ri-!Ju Cürcô.n 'ı meşhurdur.Cürcanlı meş hur alim ve şairler arasında muhaddis EbO Nuaym Abdülmelik ei-Cürcanl (ö

  • Upload
    others

  • View
    5

  • Download
    0

Embed Size (px)

Citation preview

Page 1: IiiCÜRCAN bilhassa Sehmi'nin (ö 4271 ı 035-36) Tô. ri-!Ju Cürcô.n 'ı meşhurdur.Cürcanlı meş hur alim ve şairler arasında muhaddis EbO Nuaym Abdülmelik ei-Cürcanl (ö

CÜRCAN

bilhassa Sehmi'nin (ö 4271 ı 035-36) Tô. ­ri-!Ju Cürcô.n 'ı meşhurdur. Cürcanlı meş­hur alim ve şairler arasında muhaddis EbO Nuaym Abdülmelik ei-Cürcanl (ö

323 / 935), Kadi Ebü'I-Hasan Ali b. Abdü­lazlz ei-Cürcanl (ö. 393/1002-1 003), İs­mail b. Hasan ei-Cürcanl (ö 531 1 1137). meşhur alim Seyyid Şerif ei-Cürcanl (ö

816/ 1413). şair Fasm-i Cürcanl (IV/ X. yüzyıl), Vis ü Rô.min adlı mesnevinin ya­zarı şair Fahreddin Es'ad ei-Cürcanl (V. 1 Xl. yüzyıl) sayılabilir. Ayrıca Blrünl de el­_4.şô.rü'l-bô.kıye adlı meşhur eserini 390'­da ( 1 000) Cürcan'da tamamlamış ve Zi­yarl Emlri Kabüs b. Veşmglr'e ithaf et­miştir.

BİBLİYOGRAFY A:

BelazürT. Fütah (Fayda). s. 482·489; Ya'kubT. Kitabü'l·Büldan (AyetT), s. 53; TaberT, Tarti] (Ebü'I-Fazl). IV, 152·153; SehmT, Tarf!Ju Cürcan (nşr. Muhammed Abdü1muTd Han). Beyrut 14071 1987, s. 11 , 44, 54, 56, 57; RavendT. Rahatü 's· sudur(Ateş),l , 28,103, 144; Yakut, Mu'cemü' l· büldan, ll, 119·122; Ahbarü'd·devleti's·Selcü· kiyye (Lugal), s. 12, 40, 94, 104 ; ibnü'I-EsTr. el·Kamil, lll, 25, 110·111; V, 29·36; VIII, 475· 478; IX, 138·141; BündarT. Zübdetü'n·Nusra (Burslan). s. 6, 106·107, 161, 236·237; KazvTnT. Aşarü'l·bilad, Beyrut, ts. (Daru Sadır) , s. 348· 351; Müstevfi, Nüzhetü 'l·i!:ulab (Strange), s. 159; ZahTrüddTn-i Mar'aşT, Taril]·i Taberistan, Tahran 1361, s. 82·88; HimyerT, er·Raviü'l· mi'tar, s. 160·162; Katib Çelebi , Cihannüma, s. 339·340; MuhammedTaklHan Hekim. Genc·i Daniş (nşr. Muhammed Ali Sütf - CemşTd Keya­fer). Tahran 1366 hş . , s. 347; 1\a.mQsü'l·a 'lam, lll, 111·112; Browne. LHP, ı, 16, 35, 367, 458, 470; ll, 97, 107, 112·113, 169, 172,227,274, 281, 294; ın, 190, 355, 390; e/-l~amQsü'l·isla· m~ ı , 590·591; G. Le Strange, The Lands of the Eastern Ca/iphate, London 1966, s. 376 · 378; CH/r., IV, 120, 140, 156, 193, 198, 202, 206, 210, 212·216, 221, 391, 394; C. E. Bos­worth, The Medieval History of Iran, Afghanis· tan and Central Asla, London 1977, ll, 26·33; a.mlf .. "The Political and Dynastic History of the Iranian World (A. D. 1000-1217)", a.e., V, 25, 26, 29, 95, 137, 144, 152, 178, 180, 196, ayrıca bk. İndeks; Barthold, Türkistan, s. 235, 272, 281, 357, 451, 473, 553, 559; a.mlf .. is· lam Medeniyet!, ı, 52, 54, 56, 160; Günay Tü­mer, Biraniye Göre Dinler ve islam Dini, An· kara 1986, s. 68; Mohammad Yousef Kiani. "Urbanization and Urban planing in Iran du­ring Islamic Period an introduction to the city of Jurjan", The proceedings of the lnter· national Conference on urbanism in Islam, ll, Tokyo 1989, s. 75·92; Hakkı Dursun Yıldız, "Ye­zid b. Mühelleb", iA, XIII, 413·415; Erdoğan Merçil, "Ziyariler", a.e., XIII, 622·624; R. Hart­rnan- J. A. Boyle, "Gurgiin", E/2 (ing.). ll, 1141; Dihhuda. Lugatname, X, 310.

L

132

Iii RızA KuRTULUŞ

CÜRCANI, Abdülkahir b. Abdurrahman

(bk. ABDÜLKAHİR el-CÜRCANi). _j

L

CÜRCANI, Ebü'l-Hasan ( .;~_r.ll ~\ Y.l )

Ebü'l · Hasen All' b. Abdilazl'z b. ei-Hasen el-Kadi' ei-Cürd\n\'

(ö. 392 / 1001 -1002)

Edip, şair, Şafii fakihi ve kadılkudat.

_j

iran'ın fethinden sonra Cürcan'a yer­leşen Arap asıllı bir aileden gelmekte­dir. Vefatında yetmiş altı yaşında oldu­ğu kaydedildiğine göre 316 (928) yılı ci­varında doğduğu söylenebilir. İlk tahsi­lini muhtemelen doğum yerinde yaptı. Çocukluk ve gençlik dönemi hakkındaki bilgiler şiirlerinden elde edilmektedir. Kardeşiyle birlikte Nlşabur'daki alimler­den hadis okudu. Daha sonraki yıllarda İran, Irak ve Suriye'ye giderek buralar­daki alimlerden faydalandı. Çeşitli ilim­lerde ve özellikle edebi ilimler sahasın­da çok iyi yetişti. Seyahatlerinin çoklu­ğunu anlatmak için Sealibl onu Hızır'a

benzetir.

Cürcanl imkansızlıklarla geçen yetiş­me döneminin ardından Büveyhl vezir­lerinden edip ve alim bir kişi olan Sahib b. Abbad ile tanıştıktan sonra hayatın­da yeni bir safha başladı. Sahib b. Ab­bad onu önce Cürcan kadılığına, ardın­dan da kendisinden fazla uzakta olma­sını istemediğinden Rey şehri kadılku­datlığına tayin etti. Hayatının sonuna ka­dar bu görevde kalan Cürcanl Rey' de ve­fat etti. Naaşı Cürcan'a götürülerek ora­da defnedildi.

Abdülkahir ei-Cürcani'nin (ö 471 / 1078-79) Ebü'I-Hasan'dan ders aldığı ve on­dan çok faydalandığı kaydedilirse de (Ya­küt. XN, 16) bu tarih bakımından müm­kün değildir. Ancak Abdülkahir ei-Cür­canl başta olmak üzere kendisinden son­raki edip ve alimler üzerinde büyük te­siri görülür.

Cürcanf zeki. çalışkan ve itme meraklı bir kimse olup hattı çok güzel. nesri ise sehl-i mümteni* derecesinde idi. Na­zımda da kendini kabul ettirmişti. Nite­kim Sealibl onun yazısını İbn Mukle'ye. nesrini Cahiz'e, nazmını da Buhtürf'ye benzetir. Ayrıca kaynakları iyi tanıyıp de­ğerlendiren, üstün tenkit kabiliyetine sa­hip bir alimdi. Arap şiiri, şairleri ve bun­ların divanları hakkında derin vukufu vardı. Hakkında methiye yazdığı Sahib b. Abbad'ı tenkit edecek kadar şahsiyet­li, dürüst ve bilhassa alimiere karşı mü­tevazi ·bir insandı. Onu kadılığında da başarılı kılan bu meziyetlerini büyük öl-

çüde el- Vesô.ta adlı eserinde görmek mümkündür.

Eserleri. 1. el- Vesô.ta beyne1-Müte­nebbi ve ./]uşumih. Günümüze kadar gelen tek eseri olup edebi tenkide dair­dir. Cürcani'yi bu eseri yazmaya sevke­den başka sebepler bulunmakla bera­ber esas olarak Sa hi b b. Abbad 'ın Mü­tenebbi'yi tenkit etmek üzere kaleme al­dığı el-Keşf can mesô.vi şicri'l-Müte­nebbi adlı risalesine reddiye olarak ya­zılmıştır. Sahib b. Abbad'ın risalesini yaz­masının sebebi ise daha ziyade hissldir. Nitekim Sahib, devlet adamları ile zaman zaman görüşen Mütenebbf'nin, kendisi ­ni de ziyaret etmesini istemiş, fakat Mü­tenebbl ona cevap dahi vermemiştir. Bu­nun üzerine Sahib b. Abbad adı geçen risaleyi yazarak Mütenebbf'nin şiirdeki başarılı taraflarını ve meziyetlerini değil sadece kusurlarını ele almıştır. Cürcanl ise el- Vesô.ta'sında Sahib ile Müteneb­bf'nin diğer muhalifleri gibi tek taraflı ve hissi değil son derece ilmi, makul ve mantıklı bir yol takip etmiştir. Nitekim eserinde önce edebi tenkit, özellikle şiir tenkidi hakkında bazı ölçüler ortaya koy­muş, Mütenebbl ve diğer şairleri bu öl­çülere göre değerlendirmiştir. Başarılı

bir kadı olarak mesleğinde edindiği tec­rübeler onu meseleleri bu tarzda ele al­maya sevketmiş olmalıdır. Müellif el­Vesô.ta 'yı bab ve fasıliara ayırınarnakla beraber eseri başlıca üç bölümde ele al­mak mümkündür. Mukaddime denile­bilecek olan birinci bölümde Cürcanf'nin edebi tenkitteki tutumu ile dayandığı

belli başlı tenkit nazariyeleri yer almak­tadır. İkinci bölümde Mütenebbf'yi sa­vunmaktadır. Burada Mütenebbf'ye is­nat edilen kusurların diğer büyük şair­lerde de bulunduğunu söyleyerek onu müdafaa eder. Üçüncü bölümde ise Mü­tenebbi'ye isnat edilen kusurları ele ala­rak bunları değerlendirir, bir kısmını ka­bul, bir kısmını da reddeder. el- Vesô.ta' ­nın üç ayrı neşri bilinmektedir (nşr. Ah­med Arif ez-Zeyn, Sayda 1331 1 19 I 3; Ka­hi re, ts . IM. Ali Sabih matbaasıl; nşr. Mu­hammed Ebü'l-Fazl İbrahim- Ali Muham­med el-Bicavl, Kahire 1364/ I 945) . Son neşirde şiirler ve şahıs isimleri hakkın­da bir araştırma yapılmıştır. z. Divan. Günümüze geldiği bilinmemektedir. An­cak Cürcani'nin Muccemü'l-üdebô., ve Yetimetü'd-dehr'de pek çok şiiri bulun­maktadır. 3. Kitô.b fi'l- vekô.le. Fıkha dair olan bu eserin 40.000 fıkhl meseleyi ih­tiva ettiği söylenmektedir. 4. Teh~bü't­tô.ri-!J. Yetfmetü'd - dehr'de yer alan iki

Page 2: IiiCÜRCAN bilhassa Sehmi'nin (ö 4271 ı 035-36) Tô. ri-!Ju Cürcô.n 'ı meşhurdur.Cürcanlı meş hur alim ve şairler arasında muhaddis EbO Nuaym Abdülmelik ei-Cürcanl (ö

faslına göre eserin Hz. Peygamber' in ha­yatına. gazalarına . daha önceki ve son­raki bazı olaylarla İran hükümdarları , o devirlerden kalan tarihfeserler vb. konu­lara dair olduğu anlaşılmaktadır. Sealibf. Cürcanf'nin bu eserini Sahib b. Abbact · a takdim ettiğini söylemektedir. Bunların dışında Resô., il, Tefsirü 'l-Kur ' ô.ni'l-me­

cid ve el-Ensô.b adlı eserlerinin bulun­duğu da kaydedilmektedir.

BİBLİYOGRAFYA:

Ebü'I -Hasan ei-Cürcani, el · Vesa!a beyne'[. flllütenebbf ue f)uşam ih ( nş r . Ahmed Arif ez ­Zeyn). Sayda 133 1 /1 91 3 ; Sealibf. Yetfmetü 'd· dehr, IV, 3·29; Abdülkahir ei-Cürcanf. Esrara '1· belaga (nşr. H. Ritter). Beyrut 1983, s. 216, 298; Yakut. flllu 'ce mü '1 · üdeba', XIV, 14 · 35 ; İbn Hallikan. Ve{eyat, lll , 278·281; Zehebi, A' la· mü'n·nübela', XVII , 19; Sübkf. Tabakii t, lll , 459· 462 ; İbn Kesir. ei.Sidaye, Xl, 331; ibnü'I-İmad. Şe?erat, lll , 56· 57 ; Brockelmann. GAL Suppl., 1, 199; Muhammed Mendür. <"n·f'lakdü'l ·flllen· hecf ' inde'I· 'Arab, Kahire 1948, s: 249·307; Sezgin. GAS, ll, 488, 639; Mahmud es-Sümre. ei·Kii d f ei·Cürcani, Beyrut 1979; A. Ahmed Be­devi. ei ·Kiidf ei ·Cürcani, Kah i re 1980 ; Ömer Ferruh, Tarff]u'l· edeb, ll, 585·588 ; G. J. H. Van Ge ider. Beyand the Line, Leiden 1982, s. 76 · 81 ; Abduh Bedevf. f'lücQm { f afak i'f. 'Arab iy· ye, Cidde 1983, s. 99· 108 ; ZirikiL ei·A' lam (Fet­hul lah). IV, 300 ; R. B la che re. Ebü'f' Tayy ib el· flllütenebbf (tre. ibrahim ei-Kilanil . Dımaş k 1985, s. 377 ·387. ı:;:-ı

L

Jı!lliliıl FuAT GüNEL

CÜRCANi, İsmail b. Hasan ( ._,.;~_r.JI :_r>- :_r. ~ı._,~ )

EbCı İbrahim Zeynüddln İ s mail b. Hasen e l-Hüseynl el -Cürcanl

(ö. 531/ 1137)

Harizmşahlar döneminin ünlü hekim ve cerrahı.

_j

Bazı kaynaklarda baba adı Hüseyin, lakabı Şerefeddin . künyesi de Ebü'l-Fe­zail şeklinde geçmektedir. Hayatının bü­yük bir kısmını Cürcan 'da geçirdi. Kut­büddin Harizmşah zamanında 504 ( 1110-11 ) yılında Harizm·e giderek orada uzun müddet kaldı. Harizm'de bulunduğu sı­rada tedavi ve cerrahi sahalarında bü­yük başarı göstermiş, tıp alanındaki ün­lü eserini de yaşı kırk elli civarında iken bu ortamda yazmaya başlamıştı. On ye­di yıl süreyle Muhammed Kutbüddin Şah'ın himayesinde bulunan Cürcanf hü­kümdar tarafından büyük ilgi gördü ve çalışmaları ödüllendirildi. 521 'de (1127) onun ölümü üzerine Atsız b. Muham­med 'in hizmetine girdi. Şehzadeliği sı­

rasında arkadaşı olan Atsız Şah ile mü­nasebeti bundan sonra daha da ilerledi

ve tıp alanında çeşitli kitaplar yazarak kendisine takdim etti. Ömrünün sonla­rına doğru Merv'e yerleşti. Beyhaki 531 ( 1137) yılında onu Serahs'ta gördüğünü. Yaküt ei-Hamevi ise aynı yıl Merv'de öl­düğünü kaydeder. Cürcanf'nin Xl. yüzyıl hekimleri arasında seçkin bir yere sa­hip olduğunu kendi eserlerinden anla­mak mümkündür.

Eserleri. 1. ?-al]ire-i Ijô.rizmşô.hi. Muh­temelen tıpla ilgili Farsça yazılmış ilk an­siklopedik eserdir. Cürcanf bu eserinde hekim adaylarının değişik dillerde sayı­sız kitap okumaya mecbur olduklarını, bu külfeti ortadan kaldı rmak için ese­rini Farsça yazdığını söyler. Kitap, biri sonradan ekleme olmak üzere on bölüm­den oluşmaktadır. Bu bölümlerde sıra­sıyla tıp ilimlerinin tarifi ve faydaları . de­ğişik hastalıkların tanımlanması . sağlık,

solunum ve durum tesbiti. hastalıkların nasıl teşhis edildiği. ateş ve çeşitleriyle sebep ve tedavileri, hastalıkların tedavisi, şişiklerin tanımlanması . güzelleştiriciler.

zehirler ve etkileri. ayrıca ilaç bilgileri gibi konular açıklanmıştır. Özellikle ka­tarakt tedavisinde göz merceğinin iç kıs­mını çıkarmayı tavsiye eden ifadeleri.

cıJRCAN1, İ smai l b. Hasan

bugünkü tıp tarafından da kabul edilen bilgilerle uygunluk göstermektedir. Ese­rin çeşitli kütüphanelerde birçok nüs­hası mevcut olup 1. cildi M. Hüseyin İ ' ti­

madf. M. Şerad ve Celal Mustafavf tara­fından neşredilmiştir (Tahran i 344 h ş./ 1 965) Kitap Arapça'ya ve kısaltılmış ola ­rak İbranice 'ye tercüme edilmiş, Hindis­tan'da da Farsça'dan yapılan Urduca ter­cümesi yayımlanmıştır. Sabuncuoğlu Şe­

refeddin (ö 873 / 1468) eserin akraba.­zin* kısmını Türkçe'ye çevirmiş (Süley­maniye Ktp., Fatih, nr. 3536; Kılıç Ali Pa­şa , nr. 761 1 ı ı. 1. Murad ve Yıldırım Ba­yezid devri bilginlerinden Murad b. is­hak H avô.ssü '1- ed vi ye 'sinde ll. Mu ra d devri bilginlerinden Mukbilzade Mü'min de Zahire-i Murô.diyye adlı eserinde Cürcanf'nin bu kitabından büyük ölçü­de faydalanmışlardır. Abbas Neffsi de ?-al]ire ile ilgili olarak Les Fondements theoriques de la m edecine persane, d 'apn2s I'Encyclopedie m edicale de Gorgani, avec un aperçu sommaire de la m edecine en Perse (Paris 1933) adlı bir çalışma yapmıştır. 2. Ijuffey cAlô. 'i. Zal].fre 'nin bir özeti olan eser iki ciltten meydana gelmektedir. Şah Muhammed

Cürcani'nin e/-Agrazü 'l·l ı bbiyye ue'l·mebahisü 'f. 'ala' iyye adl ı eserinin ilk ve son sayfalan (Süleymaniye Ktp., Ayasofya, nr . 3566)

133