183
SCHOPENHAUER N ÜZERİ N E Toplu erleri

Arthur Schopenhauer - Din Üzerine

Embed Size (px)

DESCRIPTION

Arthur Schopenhauer - Din Üzerine

Citation preview

  • SCHOPENHAUER DN ZERNE

    Toplu Eserleri

  • DN ZERNE

    Arthur Schopenhauer (d. 1788, Danzig - . 1860, Frankfurt am Main)

    nl Alman filozofu. 1813'te Jena'da ber die vierfache Wurzel des Satzes vom Zureichender Orunde (Yeterli Sebebin Drtl Kk) adl bir tez savundu ve 1818'de byk eseri Die Welt als Wille und Vorste/lung'u (sten ve Tasarm Olarak Dnya) yaymland. Berlin nivesitesi'nde doent (l 820) oldu; 183 l 'de retim yeliinden ayrlarak Frankfurt'ta mnzevi bir hayat yaad; alayc ve nkteli eserleri arasnda, ber den Willen in der Natur (Tabiatta rade stne) (1836), ber die Freiheit des Menschlichen Willens (nsan radesinin Hrriyeti stne) ( 1839), Die beiden Qrundprobleme der Ethik (Ahlakn ki Temel Meselesi) ( 1841 ), Parerga und Paralipomena ( 1851) yer alr. ki eseri de lmnden sonra yaymland: Hayatta Saduyu stne zdeyiler ve Dnceler ve Paralar. Schopenhauer felsefesi, hem Kant idealizmine hem de Nint filozoflarna dayanr. Btn doktrinini, zneyi de nesneyi de kapsayan tasavvur (Vorstellung) ve irade gc kavram stne kurar. Dnya bir tasavvurdur yani o aklda tasavvur edildiinden baka bir ekilde dnlemez (idealizm). Schopenhauer, bu fenomenler dnyasnn dayanana, "irade" (isten) adn verir ve her kuvveti bir irade olarak grr (iradecilik). Bu irade varlklarda, yaama istei veya yok etme sebeplerine kar direnme ve onlara hakim olma eilimi olarak belirir. Zeka bile yaama isteinin hizmetindedir; bununla birlikte, insan, her yaantda ve abada ktlk ve acnn bulunduunu anlaynca, yaama isteinden kendini gene zeka yoluyla kurtarabilecektir. Bu, hayat artlarnn karamsar bir analizidir ve Schopenhauer, kendisine n salayan keskin zekasn ve ac belagatini bu konuda ortaya koymutur. Ona gre, inkar eden cinsel perhiz, tutkularla isteklerin grltl alayann kurutan ilecilik yoluyla yaplmaldr. Schopenhauer'in ahlak, insanlarn zdeliinden ileri gelen acma duygusuna dayanr.

  • Arthur Schopenhauer

    Din zerine

    eviren: Ahmet Aydoan

  • Say Yaynlan Schopenhauer /Toplu Eserleri 7

    Din zerine

    zgn ad: Parerga und Paralipomena, Bd. il: Kap. VV: ber Religion Kap. V: Einige Worte ber Pantheismus

    ISBN 978-975-468-831-3 Sertifika No: 1 0962

    Yay n Haklar Say Yaynlar Bu eserin tm haklar sakldr. Yaynevinden yazl izin alnmakszn ,smen veya tamamen alnt yaplamaz, hibir el,ilde kopyalanamaz, oalt lamaz ve yaymlanamaz.

    Yayn Ynetmeni: Asl Kurtsoy Hsm eviren: Ahmet Aydoan

    Bask: Kurti Matbaas opkap-istanbul Tel: (0212) 613 68 94

    1. Baslu: Say Yaynlar, 2009 2. Bask: Say Yay nlar, 201 1

    Say Yay nlar Ankara Cad. 22 / 12 TR-341 1 O Sirkeci-stanbul Telefon: (02 2) 5 12 2 1 58 Faks: (021 2) 5 2 50 80 www.sayyayincilil,.com e-posta: [email protected]

    Genel Datm: Say Datm Ltd. ti. Ankara Cad. 22 / 4 TR-31> J 1 O Sirl-1eci-stanbul Telefon: (0212) 528 7 54 Faks: (0212) 5 2 50 80 e-posta: dagitim@sayl-1itap . com online sat: www.saykitap.com

  • NDEKLER

    SCHOPEN.HAUER, f'eLSl!.rn ve DlN. .................................. 7

    DN OmRlrm Bir Diyalog . . . . . . .. . . .. . . . . . . . . . . . . . . . .. . . . . . .. .. . . . . . . . . . . .. . . . . .. . . . . .. . .. 61 inan ve Bilgi .. ...... . ..................................... ............... 119 Vahiy ........ . . .......... . . . ...................... . . . ......................... 121 Hristiyanlk zerine . ....... . . . . ........... . .. . . .......... ......... . . . . 123 Eski ve Yeni Ahitler ......... . . . ..................... ................... 147 Mezhepler ....... . . . . . . .... ....... .......... . ... . . . . ....... . . .............. . 163

    PAl'fmlZM ve DN. ZERNE BIRM. SZ Teizm zerine ........... ......... ........... . . . ... . . . ...... ......... . . . .. 175 Panteizm zerine ......... ....... . . . . . .......................... ........ 1 77

  • SCHOPENHAUER, FELSEFE ve DN*

    Willlam M. Salter

    ffarvard Theological Review, c. 4, s. 3, (Temmuz 1 9 1 1 ) , s. 27 1 -310. (Bir sunu yazs iin bir hayli uzun olduundan makalenin tamam buraya alnmamtr, tam metni iin Say Yaynlan UFikir Mimarlar" dizisi iinde yaymlanan uSchopenhaueru kitabna baknz. Metinde ve dipnotlarda yer alan keli parantez iindeki aklama ve notlar evirmene aittir.)

  • Schopenhauer'in teolojiyle temasndan sz etmeye cret ederken aklmdaki tabirin daha geni anlam, bir bakma eylerin ilk ilkelerine dair akla dayal inceleme gibi bir eydir. Kastettiim Schopenhauer'in teolojinin megul olduu ayn temel sorulara ilgi duyduu ve yaygn (veya en azndan) tarihsel teoloji retileriyle karlatnlabilecek grlere sahip olduudur. Hatta teolojinin-her ne kadar teoloji (ya da onun belli trleri) kukusuz felsefenin (veya onun belli trlerinin) gz ard edecei nverileri kabul edebilirse de-felsefenin karsna yerletirilmekten ok onun zel bir formu olduu bile sylenebilir. Teolojinin zmeye alt mahrem ve kkleri derinlere uzanan glklerle uramayan bir felsefe kolay kolay felsefe ismiyle anlamaz. Bir felsefe, szgelimi Nietzsche'ninki gibi, teoloji kart bile olabilir ama yine de, hatta daha da fazla, teolojiyle karlatrlabilir.

    Schopenhauer'in genel dnya gr grece idealist, fakat mutlak realisttir. Maddi olan f enomenaldir, fakat dnyann nihai gereklii insann duygu veya bilgisine bal deildir.1 Nihai gereklik iradedir-bilincin (ister kendi ister bir gzlemcininki) onunla zorunlu deil, ancak gelip geici bir ba vardr. Bilincin ilevi tamamen pratik veya pragmatiktir:2 o bir eylem klavuzu (veya -

    Schopenhauer'in bu konuyla ilgili grn Monist, Ocak, 9 'de yaymlanm "Schopenhauer's Type of ldealism" balkl makalemde ele alm ve ayrntl olarak incelemitim.

    2 Burada Philosophical Review, Mart, 1 91 O'da yaynlanm "Schopenhauer's Contact with Pragmatism" balkl makaleme atfta bulunmak isterim.

    9

  • Arthur Schopenhauer Din zerine

    ) olarak belli koullar altnda ortaya k.ar, iradenin amalarna ulamasna-yani snrlar dahilinde, nk iradenin nihai tatmini iin doas gerei imkanszdr-hizmet eder. fakat irade igdsel olarak ve bilinsizce hareket edebilir ve inorganik. ve alt organik. dnyalarda, hatta hayvanlarda ve insanlarda da hatr saylr lde byledir. liaddizatnda bilincin pratik-pragmatik bir rolden daha fazlasn oynamaya alt zamanlar olur; eyleri pratik kullanmlarndan bamsz olarak, varolduklar haliyle grmeyi dener. Bu kar gzetmez (Selbstlosigkeit) tecesss ve safi tefekkrden felsefe ve sanat doar. Fakat felsefe ve sanat nadir rnlerdir-bunlar ancak mstesna kimselerin ve nadiren kymeti bilinmi olanlarn elinden gelir. Aslnda hepimiz ender ve mutlu anlarda bunlarn getirdii ulvilik ve neeyi paylaabiliriz; ama temelinde bizler akl deil iradeyiz ve gnlerimizin mterek seyri iinde paymza den doamzn icap ettirdii eylerdir.

    I. NSAN DOASI RETS

    rade olmak-dnyay sadece onun nda grp yorumlamak (felsefe) deil, fakat insann kendisinin (tecrbe-felsefeden ya da herhangi bir zihinsel etkinlik.ten ok farkl bir ey) irade olmas ne anlama gelir?

    Schopenhauer bu soruyu btn dnya ile ilgili olarak sorar, fakat fiilen tecrbe olarak iradenin biz insanlar iin ne anlama geldii, aratrmasnn nplannda yer alr; sadece burada bu soru dorudan cevaplanabilir, nki sadece kendimizi dorudan biliyoruz, hayvanlar, bitkileri ve elementleri ancak muhakeme ve karm yoluyla bilebiliyoruz.

  • Schopenhauer, felsefe ve Din

    Elbette soru gayet kiisel bir sorudur; yreimize ve iliimize kadar iner. Cevabn ho ya da tatmin edici olacana dair bir gvencemiz de yoktur. oumuz kendimize dair dnmektense neredeyse her eyi yapmaya-ellerimizle almaya, seyahat etmeye, kitap okumaya, hatta matematik ya da felsefi sorunlar zmeye istekli grnrz; bunun nedeni acaba kendimizde ho olmayan bir ey sezinlememiz midir? Her neyse, kendimize imdilik Schopenhauer'i klavuz kabul ederek biz yine de bu soruyu soralm.

    irade, der Schopenhauer, istek ya da ihtiya duyulan eyden kaynaklanr-istein yahut ihtiyacn kendisi ho olmayan bir duygudur. O bir eyin yokluu ya da yoksunluu anlamna gelir ve bu ac vericidir-dolaysyla bir anlamda irade ya da en azndan istemenin kkeni acdadr-ve edimsel isteme acdan kurtulmaktr. Ve istediimiz eye eritiimizde ve belki de uzunca bir mcadeleden sonra, duyulan tatmin ya da haz geicidirona sahip oluruz ve ardndan elimizden uar gider. Evet, o ilkesel olarak, menfi bir eydir, der Schopenhauer, ve artk ac iinde olmadmzdan fazla bir anlam tamaz; ac verici istek yahut ihtiya artk yoktur-hepsi bundan ibaret. Platon , der, hazzn menfiliini fark etmiti ve buna sadece iki istisna getirmiti, ho kokular ve ruhi neeler. 3 Ve biri tatmin edildiinde ayn trden bir bakas, ve er ya da ge, ayn geici ve menfi neticeyle, ortaya kar. Bu ekilde ihtiyalarn ard arkas kesilmeyen zinciri ardnda srklenir grnrz, nasl ki aklama aray iindeyken akl da sebeplerin kanlmaz ve sonu gelmez ardklna kaplrsa-Schopenhauer her iki ardklk yahut silsilenin de bezdirici olduunu dnr.

    3 Platon, Devlet, IX, s. 264.

    il -----------

  • Arthur Schopenhauer Din zerine

    Eer bir an iin yeni bir ihtiya ortaya kmaz ise, daha da mutsuz bir duruma deriz, hibir ey bizi megul etmedii iin bir boluk duygusuna, can skntsna kaplnz; bir ey yapabilirdik, ancak yapacak bir ey yokturbezginliin, bitkinliin, Langeweilein sebebi budur. Bu ihtiyacn kendisinden daha katlanlmaz bir durumdur ve yle anlar olur ki ondan kurtulmak iin alnan nlemler beyhudedir. Ve bylece irade bu ikisi arasnda salnp durur; bir yandan ihtiya ve acnn atei iinde, dier yandan bezginlik ve can skntsnn penesinde kvranr.

    ihtiyalarn kimisi tutkulara dnr; bunlar her eyi nlerine katp srkler, hatta akl perdeler, bilinci boup susturur-cinsel hazlar bilhassa byledir. Dehalar da bunlar hisseder, der Schopenhauer; gklere ykselirler ve ardndan dnyevi drtler karlarna kar ve aa derler. Schopenhauer'in niversite gnlerinde, hi kukusuz ksmen bu fenomenle ilgili olarak, hayat akl ve iimizdeki ezeli-ebedi olann hayvani olanla, az saydaki parlak, mutlu hayat anlarnn aldatc zevkin bunaltc saatleriyle huzursuz, ac verici bir atmas olarak tasvir ettiini grrz. Yeryz-ruhunun asas insanlarn zerine ar biimde biner-ve Schopenhauer'in kendisi bunu hissediyordu. 4 Nitekim sonradan daha serinkanl ve daha nesnel tarzda, genel olarak istek yahut ihtiyalar hakknda sylenmi olan eyin onun iin nasl bariz biimde geerli olduunu gsterdii cinsel ak zerine bir blm yazd;5 o acyla balar ve doyumla sona erer--doyum esas itibariyle arzunun yatmasndan, geici olarak snmesinden ibarettir. Schopenhauer' e

    4 Kr. J. Volkelt, Arthur Schopenhauer (Leipzig, 3. Bask, 1907), s. 45-46.

    5 "Metaphysik der Geschlechtsliebe'', Werke (Frauenstadt ed.), c. ili, s. 5 1 1 -523 (Trkesi iin "Schopenhauer Kitapl" dizisinin ilk kitab olan Aka ve Kadnlara Dair kitabna baknz).

  • Schopenhauer, Felsefe ve Din

    gre hayatn ana gereinin (irade sz konusu olduu kadaryla) ac olmas btn bunlarla uyum iindedir. Bu mspet eydir. Altmz ho eyler artk zevk vermez olur; fakat ac eylerin verdii ac kesilmez. Sahipken en byk iyinin-salk, genlik ve zgrlk-nadiren farkndayzdr; ama hastalk ve yallk byle deildir. Ho ve haz vericiyken saatler ok abuk geiverir; ac doluyken dakikalar gemek bilmez. ok deerli olan haz daha nceki bir acya karttr; daha nce sylendii gibi kimi zaman zevkimiz acdan uzak olmaktan biraz fazlasdr.

    htiyalardan ve onlarn tatmininden sz ettik; fakat bunlarn doyurulmad zamanlar da olur-ve ite burada yeni bir tecrbe tr ortaya kar. htiya straptr ve onun tatmini mspet deil sadece menfi bir eydir; fakat kar gelinmesi, engellenmesi daha da ktdr. Ve bu az ya da ok insannn kaderidir. Kimilerinin, belki birounun veya oklarnn istekleri karlanmaktan daha ok engellenir. Onlar sadece yaarlar, yalnzca varlklarn srdrrler-hayatn zenginliini ve doluluunu tecrbe edememelerinden hi sz etmiyoruz. Zaruret hayatlarnn bir gn olsun yakalarn brakmaz, dolaysyla onlarn dnce ve tefekkrn hazlarn tatmalarna izin vermez. Schopenhauer aikar ki bizim kalabalklar dediimiz kitlenin iler acs durumunu keskin biimde hissediyordu. 6 Zenci klelerin durumundan, fabrikalardaki iilerin , gnde on, on iki, on drt saat altrlan krpecik ocuklarn durumundan sz eder. Bu veya benzeri eyler milyonlarn kaderidir. Onlarn hayatlar hayatta kalma mcadelesinden pek farkl deildir. Ve ardndan mcadele ettikleri ey-l m-sonunda anszn

    6 Werke, c. il, s. 368; J. Volkelt, op. cit. , s. 9'da on alt on yedi yalarndayken Fransa seyahati esnasndaki dnceleriyle karlatnn.

  • Arthur Schopenhauer Din zerine

    yakalar onlan; nadiren de olsa kimi zaman bezginlik ve umutsuzluktan glerek karlarlar onu.

    Hatta hayatta baarl olarak adlandrlanlar, yksek mevkidekiler bile her zaman istediklerini elde edemezler ve korku, endie ve sknt az ya da ok onlarn da peini brakmaz. Dndaki ta, kafadaki i huzurun gvencesi deildir; masumlar ve iyiler de aksi tesadflerin ve hak edilmemi ktlklerin kurban olur; Ophelialann, Desdemonalann, Cordelialarn ne kusuru vard? diye sorar Schopenhauer. Aynca oklarnn bana gelen kazalarn ve hakszlklarn tmnden kurtulmay baarsak, kendilerini btnyle mutlu addeden aznln iinde yer alsak bile bu ancak ksa bir zaman iin byledirer ya da ge en mtevaz iiyle ayn kaderi paylaacak ve istesek de istemesek de leceiz.

    Evet, Schopenhauer daha ileri gider. Ona gre lmde normal olmayan, sadece iradeye deil akla da kar olan bir ey; acda, acnn her trnde normal olmayan ve akla kar bir ey vardr. Hazza dair sorular sormayz, fakat ac-neden olsun, neden kanlmaz olsun o? Onun kk bir zerresi her eyin tadn karmaya yeter. O kyas kabil olmayan bir ey-ne kadar olursa olsun hazla dengelenemeyen bir eydir. Binlerin mutluluu, der Schopenhauer, tek bir ruhun strabn ve strap iinde lmn dengeleyemez. Gerekte varolandan yz kat daha az strap olmu olsayd bile srf strabn varl bu dnyay lanetlemeye yeterdi. Eer dnya kusursuz, amac kendinde bir ey (Selbstzweck) olacaksa onda strap--ve lm olmamaldr. 7 Dil tuhaf ve abartl grnebilir, o ada ruha btnyle yabanc bir idealizmi seslendirir; ancak yine de arkasnda derin bir hakikat gizlidir.

    7 Werke, c. III, s. 662.

  • Schopenhauer, Felsefe ve Din

    Fakat insan sadece istemez ve strap ekmez--o eylemde bulunur: Nasl davranr o? Birbiriyle iliki iinde eylemde bulunan varlklar olarak nasl varl klarz biz? Schopenhauer dnyada kar gzetmez insanlarn olduunu sorgulamaz, gerek ahlaktan kuku duymaz: fakat onun dncesine gre bu insanlara ve byle bir ahlaka her yerde rastlanmaz. Hatta zaman zaman gerek ktln, garazkarln, kt niyetin8 var olduunu kabul eder; ve doru eylemlerimizin byk blmnn hukukun ve umumun kanaatinin etkisinin sonucu olduunu dnr. Bencil olmayan sevgiye, hesapsz, kendiliinden adalete nadir rastlanr; bunlar hayatn olaan seyri iinde beklediimiz eyler deildir, grdmzde arr mteessir oluruz; Hamlet'in syledii gibi, "drst olmak bu dnyada on binlerin iinden seilmi olmaktr."9 Hukuk ve idarenin, yani rgtlenmi gcn zorlamas kendiliklerinden byle olmayacak bu insanlar ksmen doru olmaya ve oklarnda frsat bulur bulmaz depreen vahilii dizginlemeye zorlar. Doal olarak insanlar bencildir ve yaptmz i anlamalarna bal kaldmzda bile onlar elimizden geldiince kendi lehimize evirmenin yollarn ararz. Bu i dnyasnda bildik alldk bir durumdur; herkes kendi karnn peindedir; bir zmre elde edebildii kadar ok cret, bir bakas kar, bir bakas faiz, bir bakas kira getirisi ister. iktisat politikamz kiisel karn farkl durumlarda takip ettii yasalar izlemekten baka bir ey yapmaz; eer insan ideal olarak adil ve kar gzetmez

    8 Werke, c. ili, s. 393, .398; bununla herhangi bir kazan beklentisi ierisinde olmakszn srf bakalanna zarar vermenin ve strap ektirmenin aray iinde olma hali kastedilir. C. il, s. 429-4.30'daki psikolojik aklamay karlatnn.

    9 Werke, c. il, s. J 91. Theognis'in yeryznde gerekten drst ve gvenilir bir gemi dolusu insan bulamazsnz anlamndaki dizeleriyle (8.3--86) karlatnn.

  • Arthur Schopenhauer Din zerine

    olsayd, bir bilim olarak genel karakteri kiisel kar bir ilke olarak kabul etmesine bal olduu iin b u i ktisat politikas parampara olurdu. Dolaysyla toplum, zellikle sanayi toplumu bir karlar savadr: bellum omnium contra omnes.

    Bir zamanlar iddet yaygn , sonu klelikti; iddet azald iin savan da kesileceini d nmemeliyiz. Schopenhauer ayn derecede gl bir sava silah olarak kurnazla dikkat eker ve hatta onun gten daha az saygn bir silah olduunu dnr. 10 Gene de ister kiiler ister zmreler yahut snflar arasnda olsun bu mcadelede, bu savata birbirimize zarar veririz; evet, insann bana gelen en ciddi ktlk ve belalarn en bata gelen kayna, der Schopenhauer, yine insann kendisidir (bu yargnn gerek anlamn daha sonra greceiz): hama hamini lupus. Kant'n, kendisiyle elitii iin bir doa yasas olarak dnlmesini b ile imkansz grd hakkn yerine gcn hak.imiyeti, gerekte der Schapenhauer, doada-sadece hayvanlar aleminde deil insanlarn dnyasnda da grdmz cari ve tabii yasadr; toplum byk lde varolduu haliyle, sadece dnsel o larak. deil fakat fiilen de, kendi kendisiyle elien byle bir eydir. Sokrates lme mahkum edilir. Mesih armha gerilir; insann karakteristik zellii bu tr ilerde ifadesini bulur. Bu adan Schopenhauer dnyay Dante'nin cehennemiyle karlatrr-u farkla ki burada insann kendisi hemcinslerinin eytandr; ve Schopenhauer baeytan yzbinlerce insan birbirine kar saf tutturup sonra da "ine

    o Werke, c. ll, s. 394-399, kr. s. 428. Lakadaimonia'ya eli olarak gnderilen Atinalnn konumasyla karlatnn: "insanlar hakszla iddetten daha fazla gcenirler, nk birisi denk birinin elde ettii haksz kazan gibi grnr, dieri stn birinin kar konulmaz gcdr" (Thukydides, 1, 77).

  • Schopenhauer, Felsefe ve Din

    doduunuz ey strap ve lmdr, yleyse ate an birbirinize top ve tfeklerle" diye baran d nya fatihlerinde bulur. Ve onlar, der, bunu yaparlar11 (anlalan dnyada eytanlar kadar ahmaklarn da olduunu d nr).

    Bu muazzam, pervasz bencilli kten baka, her gn lrnrlatmz uysal, basit bencillik vardr. ou kimse, diye dnr Schopenhauer, kendi yaknlarndaki insanlarn strap iinde olduunu bilir, fakat bunlarn strabn hafifletmek ya da dindirmek iin hibir ey yapmaz, nk bu onlarn kendi adna nefislerinden feragatte l)Ulunmalarn gerekli klar. Bir yabancyla karlasak, ilk dncemiz "Bize bir yarar dokunabilir mi?" olur. eer dokunmazsa onunla zel olarak ilgilenmeyiz. Dier yandan, bir bakasndan bilgi ya da tavsiye istediimizde eer onun bu konuda yle veya byle bir kar olduunu anlarsak ona kar btn itimadmz kaybederiz. Byk lde bencil ya da kiisel karnn peinde koan varlklarz; bu ho bir manzara deildir ve bunun bilincinde olmak (aldanmayan bir bilince sahip olduumuzda) da ho deildir.

    Bu da bizi bir baka noktaya gtrr: Schopenhauer biz insanlarn byk lde kendi kendini aldatan varlklar olduumuzu savunur. Bakalarnn gznde iyi grnmeyi isteriz-sradan insan bakalarnn kendisi hakknda ne dndyle ilgilendiinin yars kadar kendisinin ne olduu ile ilgilenmez12 ve bu dnyadaki birok

    Werke, c. lll, s. 663; kr. c . iL s. 383, "Woher denn anders hat Dante den Stoff zu seiner Holle genommen, als aus dieser unserer wirklichen Welt?"

    2 Schopenhauer'in Volkelt op. cit. s. 264-265'de zetlenmi "ritterliche Ehre" grn karlatrn; ayrca insanlarn yzlerine geirdii (erdem, yurtseverlik, din) maskeleri ve zellikle nezaket maskesi-evet hatta zaman zaman "Freude und Glck" maskesi ile ilgili gr iin bkz. a.g.e., s. 268-269.

    17 -----------

  • Arthur Schopenhauer Din zerine

    kanklm ve ou perianln nedenidir, fakat (daha kts) kendi gzmzde de iyi grnmeyi isteriz, dolaysyla kendimizi kendimizden gizleriz, gerek saiklerimizin stn rteriz, kendimizde bir kusurun olmadn dnmeyi severiz'3-nk utan kadar naho bir ey yoktur. Zaman zaman bakalarnn kmsemesine katlanabiliriz-fakat kendi kendimizi hakir grmek katlanlmaz bir eydir ve buna izin vermektense her eyi yapmay ve dnmeyi gze alrz. Bu tr bir varlk, teologlarn diyecei gibi, yapp ettikleri kt olduu iin ktan ok karanl seven bir varlk ne kadar zavalldr!

    Hi kukusuz Schopenhauer gerek insan doasna dair gurur okayc bir gr sunmaz, ve bu gnmzn gler yzl liberalizminden ok eski teolojik grlerle ve Yeni Ahit'le uyum iindedir. Fakat bir eyin gurur okayc ya da ho olmamas onun gerekten uzak olmasn gerektirmez. Schopenhauer eylerin nce bu vahim yann dnrken sradan ahlaklardan aynlr ve insan dnyasn cehennemden balayarak tasvir eden Dante'nin yolunu tutar. Ve o farkl bir yol tutmann bir eitim yanl olduunu dnr ve ocuklara dnya hakknda ho bir resim sunma siyasetini, onlarn genel olarak takip edilen dsturlarn drstlk ve erdem olduunu dnmelerini salama yntemini sorgular. ocuklar er ge gerei renecekler ve o zaman retmenleri hakknda hi de iyi eyler dnmeyeceklerdir der; nce drstlk ve itenliin rneini sunarak, "Dnyann ktlk iinde yzdn; insanlarn olmalar gerektii gibi olmadklarm; dolaysyla yanltlmaya, kandnlmaya frsat vermemelerini ve daha iyi olmaya almalarn" sylemek daha iyidir.

    13 Wir betrgen und schmeicheln Niemandem durch so feine Kunstgriffe, als uns selbst." Werke (Grisebach ed.) , c. 1. s. 386, kr. 421; c. iV, s. 459 d.; c. V, s. 215 vd.

  • Schopenhauer, Felsefe ve Din

    Ve imdi, mcadele ettiimiz eylerin fani, iindeki her eyle birlikte zamann gelip geici oluu szn et-1 limiz btn olgularn tesindedir-ki bu irade tecrbesinin onu nesnel olarak dnmekten ne kadar farkl olduunu gsterir. Dnyann saf fenomenallii, iindeki her eyin d benzeri karakteri Schopenhauer zerinde lerin etki brakm olmaldr. eyler vardr ve yokturMezmurlarn ve Marcus Aurelius'un baz pasajlar bir keara braklacak olursa bu olgunun Schopenhauer'in kaleme ald satrlardan daha etkileyici tasvirini bulmak wrdur. Sanki ruhu ebedi olan aram ve onu bulamam nibidir.14 Gerek olan sadece mevcut olandr ve o da iindeki her eyle birlikte geip gider. 15 Schopenhauer bir

  • Arthur Schopenhauer Din zerine

    ini gryoruz. 17 nk eer eyler gelip geici ise, onlara gnl vermemizin ne yarar vardr? "Bir sonraki anda artk var olmayan, bir d gibi btnyle kaybolup gidiveren ey hibir ciddi abaya demez," diye yazar Schopenhauer. 18

    Unutmamalyz ki o mcadele etmeden ve mcadele edilen eyi elde etmeden-yani irade asndan-sz eder; felsefi veya sanatsal, irade-siz tefekkrden, gerek ahlaki eylemden deil, ki bunlarn her ikisi de bizi neelendirir ve deiime tabi, fani dnyadan btnyle uzaklatrr. iradenin abalarnn boluu ona gre dnceninkinden daha fazladr, o bir his ve sandan ibarettir. Bunca zahmete girer, bunca emek sarf ederiz, sonunda ne geer elimize? diye sorar. Elde ettiklerimiz elde etmeyi umduumuz eyler deildir. Bu konuyu bilhassa onur ve hretin aldatc zyle ve cinsel cazibenin yanltc doasyla ilgili olarak geniletir; ve genel olarak hayat, diye dnr, beklentide tecrbedekinden daha parlaktr. 19 Fakat bundan daha fazlas, eylerin eritikten veya elde ettikten sonra devam etmemesidir. Hayatn kendisi de byledir. Onun iin nasl da abalarz! oumuz iin en bata gelen iyidir o, onun iin her eyi veririz-peki nedir o? insanlarn ou iin emek, zahmet, endie, sukutuhayal. Schopenhauer kleleri, fabrika iilerini, ocuk iileri grr; ve dokuma tezgah banda oturmann, ayn mekanik ileri gnde on, on iki, on drt saat tekrar tekrar yapmann nefes alma ayrcal iin ziyadesiyle pahalya mal olduunu dnr. 20 Ve elde edilen kazancn maliyeti karlayp kar-

    7 Volkelt, s. 9; kr. "Nachlass" (Grisebach ed.), c. iV, s. 365. a Bunu Volkelt aktarr, s. 26 1 . 19 Bkz. Volkelt s. 262-267. 20 Hayat "ein Geschaft, dessen Ertrag bei weitem nicht die Kasten

    deckt"tir (Volkelt tarafndan aktarlr, s. 245).

  • Schopenhauer, Felsefe ve Din

    lanlar hala lecek, dolaysyla bu yeryznde gerek doyum yine imkansz olacakt. Fakat bu uzak ihtimallerle uAramamz iin bir sebep yok.

    Schopenhauer her eye karn, son yllara kadar genel larak dnyann da dnd gibi, insan zerine ok fazla dnr. nsanlk tarihinde ilerleme dncesi gibi l ir eye ne kadar nadir rastlandna zannediyorum Sir l lcnry Maine iaret etmiti. Bunun bir batl uydurmas olduu sylenebilir. Ne Platon'un haberi vard bundan, ne < le Aristoteles'in. Ne de grnrde Hristiyanlk byle bir eyi tanr-en azndan Mesih'in "nsan geldiinde (yani

    1 1 "Nachlass", c. IV, s . .350 . ."2 Werke, c. il, s. 1 1 .3-1 1 4.

    ---------- 21 -----------

  • Arthur Schopenhauer Din zerine

    yeryz tarihi son noktasna eritiinde) yeryznde inan bulacak m?" diye sorduunu grrz ve Yeni Ahit'te bildiimiz ekliyle tasvir edildii zere, geli yava yava gelierek mkemmellemi bir eyi selamlamak deil, fakat kty iyiden ayrmak ve deitirilemez bir yargy tesis etmektir. nsann yava yava, hi durmadan mkemmeliyete doru ilerledii tasavvurunun gemii belki de iki yzyl bile bulmaz. Schopenhauer bunun bir yanlsama olduunu dnr. O duraan diyebileceimiz bir insan grne sahiptir. Nesiller birbirini takip eder, fakat byk lde ayndrlar. nsan belli deimez niteliklere sahip olduu iin, byk lde dierleri-maymun, aslan, herhangi bir aa yahut bitkiibi bir trdr. Gittike daha mkemmel mee aalarna ya da daha mkemmel aslanlara doru bir ilerleme yoktur; giderek daha mkemmelleen insan diye bir ey de olamaz.

    Byle bir gr insan hayatn anlamndan yoksun brakmaz, fakat anlam deiime urar. Bir ara artlar elverilidir ve mkemmel bir aa ile karlarz. Dolaysyla uygun artlarn bir araya gelmesiyle nadir zaman aralklarnda (grece mkemmel) insan trnn mkemmel rnekleriyle karlarz. nsan hayatnn anlam bu rnekleri vcuda getirmesinde aranmaldrbunlar zamann tayapraklardr; fakat bunlar zorunlu olarak zamana bal evrim denen eyin sonunda grnmezler, orada burada, artlar elverili olduunda ortaya karlar. 23 Schopenhauer'in aklnda felsefi ve sanatsal deha-

    2.3 Schopenhauer felsefesindeki "aristokratischer Zug" ve onun "aristokratischindividualistische Erlsungsphilosophie"siyle ilgili olarak kr. Volkelt, s. 3, 303. Nietzsche'nin "stninsan" retisinin hareket noktasnn burada sakl olduuna iaret edilebilir; Schopenhauer'den aktarr (Werke, c. il, s. 266, "Taschenausgabe"): "die Menschheit soll fortwahrend daran arbeiten, einzelne grosse Menschen zu er-zeugen-und dies und nicht Anderes sonst ist ihre Aufgabe."

  • Schopenhauer, Felsefe ve Din

    ya sahip insanlar, ve ermiler ya da azizler vardr. Schopenhauer insan ilikilerinin genel yapsnda bir deiim beklentisi iinde deildir. Bir anlamda "varolanlann tmnn kendisine doru hareket ettii ok uzak bir Tanrsal hadise"yi kabul etse bile, bu dnyevi bir hadise defiildir. insan tekleri (din deitirmeyle karlatrlabilecek bir buhran bir tarafa) esasl biimde deimez; eylemleri az ya da ok deiebilir ama karakterinin ilkeleri deil. 24 Deiimler bilgidedir, iradede deil; bir ta paras ne kadar altna dnebilirse kt insanlar da o kadar iyiye dndrlebilir; kedi, fare yakalama drtsn ne kadar kaybederse bir kimse bencilliine de o kadar ikna edilebilir ya da bundan vazgeirilebilir. Schopenhauer insanlarn karakterlerinin makul dncelerle tel,inde, ricada bulunarak, yalvararak yakararak vb. deiebileceine inanmann ocuka olduunu dnr;25 bilgi artabilir, fakat hepsi bundan ibarettir. Dolaysyla toplum kkl ve esasl biimde deimeyecektir. Bencilliin devam edeceini ve muzrln srdreceini beklemek gerekir; kalabalklar yine kendilerini feda edecek ve strap ekeceklerdir ve ancak serbest vakit, deha iin frsat byle doabilir. nsann yeryznde payna den yine byk lde yanlsama ve sukutuhayalden ibaret olacaktr; hastalk, yallk ve lm mukadder akbet

    '1.4 Werke, c. il, s. 347. Karakter, sylemeye bile lzum yok, yava yava geliip tam ifadesini ancak hayat sreci ierisinde bulabilir; fakat geliim deiim deildir.

    25 Werke, c. il, s. 359; kr. c. il, s. 320, "Die Tugend wird nicht gelehrt, so wenig wie der Genius, vd.; aynca s. 434. Theognis'in 429-438 dizeleriyle karlatrn: "Bir ocuu dnyaya getirip yetitirmek iyi ilkeler alamaktan daha kolaydr. Ahmak.lan ak.lllatrmann ya da ktleri iyiletirmenin bir yolu imdiye dek bulunamamtr; . . . ne retilirse retilsin bu kty iyiletirmeye yetmez''. Bu dizeler hem Platon hem Arlstoteles tarafndan iktibas edilmitir (Symonds, The Oreek Poets, c. L s. 26.3-264).

  • Arthur Schopenhauer Din zerine

    olarak hcila herkesi bekleyecektir. Dahilerin herkesin nadiren tadabilecei mutlu anlan olacak ve lmsz eserler reteceklerdir; kendini unutan, nefsini inkar eden, seven ve hizmet eden ermi neeyi bilebilir, fakat im Orossen und Oanzen insanlk bugn naslsa byk lde yine yle olmaya devam edecektir. 26

    Okur belki de insan dnyas hakknda btn bunlarn yeterli olduunu syleyecektir. Fakat Schopenhauer'in doayla ilgili gr daha rahatlatc deildir. Doay gzlemlemek, eylerin idealarn grmek, grnen her eyin gzelliini hissetmek baka bir ey-f akal bizzat onlar gibi olmann nasl bir ey olduu baka bir sorudur. Tek bir anlamsz eilimle ebediyen den ya da dmeye alan bir ta olmak nasl bir eydir? Ne mutlu ona ki bilinsiz! diyebiliriz. Uan, saknan, birleen, ayrlan u kpr kpr kimyasal elementler, frlayan, srayan, tslayan u elektrik kvlcmlar, dur durak bilmeksizin didinip duran ve hep yenilen, kalc hibir ey youramayan, srf onlarn da geip gittiini grmek iin hep eskilerin yerini alacak yeni eyler douran, asla bir hedefe ulamakszn, bireyler kadar trlerin de kaybolduunu grmeye mahkum ve ellerinden kan son kalc rnlerin yerinde yeller eserken zamana tahamml etmek zorunda olan u yaamsal gler olmak nasl bir eydir? Bandan mukadder sonu bilmedikleri-insan-

    26 Schopenhauer bir yerde durumu daha da umutsuz hale getiren a priori dnceler dile getirir. Hatta kusursuz zekalar bile, der, zaman iinde dnyay tketecektir ve o zaman yenilik eksikliinden dolay dnyay skc bulacaklardr. Dnya yalnzca iradenin tezahr olduu iin kapal bir dnyadr. "Weil niimlich das Wesen aller Dinge im Grunde Eines ist, so ist aile Erkenntniss desselben nothwendig tautologisch; ist es nun ein Mal gefasst, wie es von jenen vollkommensten lntelligenzen bald gefasst sein wrde; was bliebe ihnen brig, als blosse Wiederholung und deren Langeweile, eine endlose Zeit hindurch?" Bu Schopenhauer dncesindeki en karanlk noktadr.

  • Schopenhauer, felsefe ve Din

    c l. l\smi bilince ulaanlar hari-hi bilmedikleri iin l dk.i de mutludurlar! Ve bu, aa hayat formlar ara.claki grnrde kanlmaz atma hakknda hibir '.W.Y sylemiyor. Schopenhauer, Darwin'in kafamza a hluu eyleri daha nce biliyordu ve varlklarn birll ini tketerek ayakta lmldklar, her yrtc hayvann l ljcrinin canl mezar olduu ve hayatn-kanlmaz "olar byle bir lm olan-btn bir diziye borlu old11!\U bir dnya ruhunda bir tr dehet uyandrm ol ; ldr. Vahi bir hayvan, hatta avn yakalayan bir l;yvan, bir tr korkun gzellie sahiptir-sanat bunu .h sk ele alp iler; fakat byle bir hayvan olmak-bu i tarafa. onun av olmak nasl bir eydir? Bu dne neredeyse midemizi bulandrr ve insanlar bu tr .,a-.ylerin cereyan ettii ve neredeyse kural haline geldiqi hir dnyann mmkn en iyi dnya olduunu syledil\.lerinde Schopenhauer cevap verir: Sama, apak lir samalk. 21 nk ne yanndan bakarsanz bakn lwp byle grnr: Hayvanlar ksmen birbirleriyle besl'.nirler; insanlar ksmen hayvanlarla beslenir; birbirle iyle beslenmeyen hayvanlar veya insanlar da daha ;adaki akrabalar olan bitkilerle beslenir; bitkilerin IH'.ndisi canavarca bir itihadr, sessiz sedasz topra ve suyu tketirler. insan toplumunda bu denli yaygn olan l\;rdelikten uzak mcadele btn dnyaya hakimdir' cr yerde karmza kan a bir iradedir; ve hepsi tek v'. ayn trden olduundan Schopenhauer onu Grek ef;anesinin ocuklarn yiyen, yani kendi etini tketen hyestes'ine benzetir. f nsan dnyasnda ne kadar de

    qlme ve ilerleme varsa daha aa dnyada da o ka lar vardr; ebediyen aslan bir aslan, kaplan bir kaplan, ylan bir ylan olarak kalr.

    .'/ Werke, c. Ill, s. 667 .

  • Arthur Schopenhauer Din zerine

    Schopenhauer'in grd biimiyle dnyann-yani irade-siz bir aklla gzlemlendii ve dnld biimiyle deil. fakat tecrbe edilen, hissedilen biimiyle dnyann-onun bir paras olarak bilinen haliyle dnyann genel hatlar byledir. Btn grnmlerinin arkasnda dnya iradedir ve bu genel hatlaryla sylemek gerekirse iradenin doas ve yazgsdr.

    Browning feryat eder,

    "All's right with the world;"28

    Schopenhauer cevap verir, "Bu dnyada bozuk ve kusurlu olan bir ey var," ve belki de Schopenhauer en derin insan bilincine yaklar. Hayatn mutsuz ya da kt yanyla ilgili abartlarn inkara lzum yok: Szgelimi hazzn menfi bir ey olduunu sylerken ayrm gerek olmaktan ok akademik grnr; iradenin hibir zaman tatmin edilmeyeceini sylerken, bu onun zerine eilen herhangi bir dnceden ok onun snrszln artrabilir. Milyonlarn strap iinde olduklarn sylerken onlarn strap ekmek zorunda olduklarn syleyebiliriz; ilerleme yok derken ilerlemenin olup olamayacan sorabiliriz; bencillik ve mcadelenin varolduunu sylerken sevgi dolu ve neeli ibirliinin olup olmayacan sorabiliriz. Fakat varolduu haliyle dnyann bozuk ve kusurlu olmas, ne olursa, olabilirse, olacaksa olsun, derin ve esasl biimde bozuk ve kusurlu olmas farkl bir meseledir ve dnyann byk dinlerinden kimisini-szgelimi sadece Budach deil, fakat tarihsel Hristiyanl da skntya sokan bir grtr. Olmas gerektii gibi olmayan eyler vardr, ama yine de vardrlar. Bu naho bir elikidir. ama yine de onda, daha dorusu bu iki nermenin ilkinde, insanda en

    28 (: Dnyada her ey yerli yerinde.)

  • Schopenhauer, Felsefe ve Din

    ytiksek olan ey ifadesini buluyor olabilir. Kusursuz bir < lfi nya hakknda Schopenhauer belli belirsiz de olsa bir 1 1 1\re sahip olmam olsayd varolduu haliyle bu dnyay asla eletirip mahkm edemezdi-ve dier yandan eer hiz, dnyay tatminkar buluyorsak bu ancak bizim idealizninizin aa dzeyde ya da tkenmi olmas sayesinde c >labilir. Bu her zaman byle olmutur. Mesih'e dnyann evcut kraJiklarn kendisine bir karanlklar vadisi gibi steren gklerin melektu dncesiydi. insann mevc ut hayatn bylesine hazin ve ackl hale getiren Sakyanouni'nin ne hastaln, ne yalln, ne strabn, ne de lmn olduu mmkn bir dnya durumu tasawuruyctu. Aynca nda gerei grd ideal, insann iinde onu dntrebilecei ilham uyandrabilir. Kahraman, slahat, kurtarc olan iyimser deil, idealist kimsedir. insann iyilemesine katkda bulunanlar dnyann ktln hissedenlerdir. Byk kurtulu dinlerinin, Budacln ve Hristiyanln sm burada sakldr. Sadece idealizm de

    i1il, fakat bir kurtulu yolu bulmaya alan ruhun en derin aratrmalar ve iradenin en hararetli abalan da saf doa ve doal dinlerden farkl olarak, bu trden dinler iin harcanr ve harcanm tr.

    Dnya esasl biimde bozuk ve kusurludur. u halde Schopenhauer'in syledii budur. O bunu dnyay sulayan ve mahkum eden, birisi gibi sylemez, onun kiisel bir ikayeti yoktur, huysuzlua, merdmgirizlie, (misanthropie) hastalk kuruntusuna herkes kadar saygs vardr;29 grlerine yaygn biimde yaktrlan Ktmserlik tabirini nadiren kullanro ve kullandnda esas iti-

    29 Kr. szgelimi, Werke, c. il, s. 468; c. iV ("Ole beiden Grundprobleme der Ethik"), s. 1 99 .

    . '30 Bailey Saunders, "Schopenhauer"de tam da bu konu zerinde durur (Landon, 1 905), s. 84 (Monografinin Trkesi iin "Fikir Mimarlan" dizisi iinde yaynlanan "Schopenhauer" kitabna baknz).

    ----------- 27 -----------

  • Arthur Schopenhauer Din zerine

    bariyle yimserliin kart olarak kullanr, ki bu sonuncusu ona baya ve aalk bir dn tarz ve insanlarn saysz strabyla bir alay olarak grnr; o yalnzca ieriden bir tecrbe olarak alnan dnyay-sadece ona baktmz felsefi ve sanatsal dnmenin ender anlarndan ve ahlakn temel anlam olan iimizdeki aknlktan ayn olarak-kusursuz bir dnya olarak dndmz eyin kart olarak grr; bu asla huzurun olmad bir bencilce mcadele dnyas; eylerin birbirinin yolunu kestii ve birinin dierini tuzaa drd bir dnya, strap, yallk ve lmn dnyasdr. Bir yerde bunun mmkn btn dnyalarn en kts olduunu syler, fakat bununla dnlebilecek olanlarn en ktsn kastetmediini aka belirtir. Kastettii eyi bir tccarn yryen, fakat sadece yryen ve eer daha ktye gidecek olursa batacak olan skntl iiyle karlatrarak misallendirebilirim; dolaysyla dnya da sadece varolacak ekilde dzenlenmitir. Daha kts varolmamay gerektirirdi. 31 Bir baka yerde daha ktsnn olabilecei zel halleri zikreder;32 baka bir yerde de daha iddetli bir yaama iradesinin, daha ar straplarla dnyay bir cehenneme evireceini syJer3-nk daha nce aktardm kuvvetli karlatrmaya karn mevcut dnyamz, Schopenhauer'in dncesine gre, bu arln gerisinde kalr. Doada da byk lde durum ayndr, doa ve insan esas itibariyle ayndr: -Yeni

    3 Werke, c. llI, s. 669. Dolaysyla Leibniz'in iyimserlii bunun soyut olarak en ok istenen dnya olduunu deil, rakat var olabilecek ya da mmkn olan btn dnyalarn en iyisi olduunu savunmutur.

    32 Werke, c. 1 1 1. s. 670; atmosferin kimyasal yapsndaki bir deiiklik ve yer krenin scaklndaki bir ykseli bunun rnekleridir.

    33 Werke, c. iL s. 468.

  • Schopenhauer, Felsefe ve Din

    /\ l i l 'in harikulade dilini kullanmak gerekirse, "btn ya . l lmlar inler ve doum ars eker. "34

    lyle bir dnya-tac ve en i zn ac olarak in.anla birlikte-nasl olmutur da varolmutur? Bu karanl h ve esrarl sorundur. Schopenhauer olgulara bal kal aya alr ve kaba speklasyonlarda bulunmaktan ka; nr. Ancak yine de sanki kendisine veya en azndan iddialarna5 kar krlemesine kanaatleri, tahminleri ve r ii phem grleri vardr. Gizli idealizminin ve dolayl larak anlalan mutlak ahlak duygusunun bunlarda or-1 . ya k biimi harikuladedir.

    Bugnlerde dnyay bulduumuz haliyle doru olarak habul etme eilimindeyiz; Schopenhauer byle deildir-esaslar ak olmayan kendine zg mantna gre ancak iyi ve kusursuz olan sorgulanmakszn doru olarak kabul edilebilir; eylerin ilk ve asli hali, ilkel veriler her trl aklamann tesindedirler, nk buna gereksinim duymazlar, grdmz bu kusurlu dnyann bua benzer bir yan yoktur. Istrap ve hastal, yallk

    :H Schopenhauer Aristoteles'i tasvip ederek anar, i OO. &uovia c{A).,.' ou 0da eml (De divinat., c. 2, s. 463) ve kendisinin bizimki gibi bir dnyaya dnmesine rza gsteren bir tannnn eytann sktnp bunaltmasnn kurban olmu olmas gerektiini syleyerek tmtanncla kar kar, Werke, c. ili, s. 398; tmtannclarn l!v vai 'vna inanr fakat miv 0;6'una kar kar, c. ili, s. 739. "Unendlicher Naturgeist" sadece "beharrlicher Wille zum Leben"dir; manevi ya da i yanyla dnya bir theophaniadan baka her eydir, c. Ill, s. 678; kr. Volkelt, s. 89.

    35 Werke, c. 111, s. 679, 736-737; kr. Frauenstadt's Einleitung, Werke, c. L s. 38-39.

    36 Burada schopenhauer dncesinin implicaonlann veiyorum, onu dorudan aktarmyorum; fakat ( Werke, c. HL s. 1 94) o doann dzeninden eylerin tek ve mutlak dzeni diye sz etmez ve ahlakn bu kanaatten ayrlamayacan syler; kr. c. 111, s. 740, ki burada, "dass bei mir die Welt nicht die ganze Mglichkeit altes Seins ausfllt" panteizmden farkl olarak felsefesinin ayrt edici zelliklei arasnda saylr. Tekrar tekrar "ein ganz anderartiges Dasein, eine andere Welt"ten, szgelimi c. 111, s. 495, 497'de sz eder.

  • Arthur Schopenhauer Din zerine

    ve lm eylerin doal dzeninin bir paras olarak grrz; fakat hayr, der Schopenhauer, bunlar doal deildir; olamazlar, eylerin mutlak yasasnn bir ihlalinin sonulan, bir yerde kt bir ey yapmann cezalandr.37

    imdi gelin kendimizi yaadmzdan ok farkl bir atmosfere yerletirelim ve Dante'nin tasavvur ettii gibi bir mddet Arafta elenirken d nelim-kendimizle ilgili olarak grdmz eylerin eyann doal, normal dzeni olduunu dnseydik, eer bunun sebebinin ve amacnn kendi dnda olduunu, kusur ilemi ve imdi daha iyi eyler yapmasn renmekte olan ruhlar iin bir gei durumundan, btnyle geici bir dnyadan baka bir ey olmadn kabul etmemi olsaydk kim bilir dorudan ne kadar uzak olurduk? Schopenhauer'in iinde yaadmz u tuhaf ve tatmin edicilikten uzak dnya ile ilgili olarak srklenmi olduu trden speklasyonlar byle bir analogia ile belki de anlalabilir hale getirebiliriz. Bu kendi meruiyetine sahip bir dnya deildir, Schopenhauer bunu tekrar tekrar ifade eder; o kendisiyle aklanamaz-onun kendisi iin, salt kendi yararna varolduuna dair tek bir delil yoktur. Ve Schopenhauer'in sunduu veya daha dorusu cesaret edip giritii ak.lama ahlakidir.

    Balarna bir felaket ya da musibet geldiinde ttomeros dnyasnn Grekleri nasl ki bir yerde bir kusur ilemi olduklarndan dolay tanrlarn imdi kendilerini cezalandrmakta olduunu belli belirsiz de olsa hissetmi-

    37 Schopenhauer "dass Schmerz und Tod nicht liegen knnen in der ewigen ursprunglichen und unabanderlichen Ordnung der Dinge, in Dem, was in jedem Betracht sein sollte0yL Werke, c. lII, s. 1 88, kabul eden dinlerden sempatiyle sz eder. "Denn die Verneinung des Willens zum Leben ist nicht Verneinung des Urseienden, der absoluten Substanz, sondern nur Verneinung jenes intelligibelen Willensakts, dessen Erscheinung diese unsere raumlich-zeitliche Welt ist", Werke, c. L Einleitung, s. 87.

  • Schopenhauer, Felsefe ve Din

    !erse, :1a Schopenhauer de "ister bedensel ister ruhsal olsun, her byk strap bize layk olduumuz eyi syler, nk eer buna layk olmam olsaydk bamza gelemezdi, "39 der. Bu trden sayfalarla ilk kez karlatmda kendi kendime, Schopenhauer'in farknda olduundan daha fazla insanln eski teolojik dncelerinin etkisi altnda olduunu sylediimi hatrlyorum-ve ondan sadece ada dnyamzn par excellence metafizikisi olarak deil, fakat par excellence ahlak-metafizikisi, teologu diye sz etmek belki de m balaa olmayacaktr. 40 O ancak kendi trnde bir teologdu ve belki de ilahiyat okullarnn tarzna uygun deildi. Her ne kadar teizme Spinozaclktan veya tmtannclktan daha dostane hisler besliyorsa da, bu dnyann olmad bir zaman dnd iin bir teist deildir. 4 1 Fakat ayn za-

    38 Bir kimse straba duar olduunda bunun gnaha bal bir Tannsa! Nemesis olduu yorumu ile ilgili bkz. Aiskhylos, (Jebb, Classical Oreek Paetry, s. 1 8 1 ) .

    .39 Werke, c. ili, s. 666. Volkelt. s. 28 1 'de, "in der Tuat. es tritt uns bei Schopenhauer in selner Lehre von der Weltschuld elne altehrwrdige Weisheit. ein uraltes dsteres Ahnen der Menschhelt entgegen," der.

    40 Volkelt s. 279'da, "Schon in seiner Jugend bemerkte Schopenhauer gegen Schelllng. dass das Moralische das Allerrealste sei. dem gegenber alles, was sonst ats real erscheint. in Nichtigkeit versinke," der; kr. Schopenhauer'in yoruma gerek duymayacak kadar ak szleri (Werke, c. ili. s. 506). "Das Moralische ist es, worauf nach dem Zeugniss unseres innersten Bewusstseins alles ankommt". Dahas Schopenhauer, her ne kadar teizmin ahlaktan kopanlamayaca grne iddetle kar karsa da ayn eyin genel olarak metafizik hakknda da sylenebilecelni kabul etmez, bununla doann dzeninin eyann tek ve mutlak dzeni olmad grn ifade eder: dolaysyla, diye ekler, bu btn doru ve iyi insanlann zorunlu credosu olarak teklif edilebilir: "Bir metafizie inanyorum", Werke, c. ili, s. 1 94, kr. c. iV ("Die beiden Grundprobleme der Ethik0), s. 1 09.

    4 1 Werke. c. HL s. 1 89; aynca doalcl kyasya eletiren, dnyaya "bloss eine physische, keine moralische Bedeutung sunmann bir "fundamentaler" ve 0verderblichster lrrthum' evet gerekte bir "eigentliche Perversitat der Gesinnung" olduunu syleyen sert ifadeleri vardr. Schopenhauer'in panteizme kar tavnyla ilgili olarak kr. Votkelt. s. 1 89.

  • Arthur Schopenhauer Din zerine

    manda hayat ve insandaki ktl durumlara ve artlara balayan ve bencil, pervasz iradeyi gz ard edeninsann doasyla deil fakat alkanlklar ve eylemleriyle ne ise o olduunu dnen ada aklcln42 s ve kolayc tavrndan da uzaktr. Schopenhauer, Pelagius'a kar Luther ve Augustinus'un safnda yer alr. 43 O insann sadece davranmas gerektii gibi davranmadn deil, fakat olmamas gerektii gibi olduunu; evet, eylemlerinin doasndan kaynaklandn, harici durum ya da vesilelerin onlar sadece ortaya kardn dnr, tpk doa glerinin etkinliini bu tr durumlarn, var etmeyip sadece ortaya karmas gibi-iyi bir insan yreindeki iyi hazinesinden iyi eyler karr, kt bir insan iindeki ktlk hazinesinden kt eyler karr (Schopenhauer Mesih'in bu szn kaytsz artsz tasvip ederek zikreder) .44

    Bu sebepten tr insan, davranlarndakinden ok doasndaki deiime ihtiya duyar.45 nsann ihtiyac, ve gnah daha derinde-ve su tecrbi bilgisine sahip olduumuz herhangi bir eyin tesinde, daha derindedir. insan bu dnyaya bu pervasz, ftursuz, vicdansz, zaman zaman vahi ve kan dkc yaama iradesiyle gelir, artlarn bunda bir dahli yoktur-hayvan nasl iradesini yiyip bitirici, bitki iradesini nasl bulabildii her

    42 Werke, c. I. nOber die vierfachen Wurzel", s. 1 22; c. III. s. 7 1 8. 43 Werke. c. ili, s. 69.3, 694, 7 1 8. 44 Werke, c. iV, "Die beiden Grundprobleme", s. 25 1 , Luka 6, 45'den

    alntlar. 45 Werke, c. 111, s. 69.3. Schopenhauer burada Paulos'un grn

    zikreder, fakat aslnda onunla ayn fikirdedir: "Wenn auch die Schuld im Handeln, im operari, liegt; so liegt doch die Wurzel der Schuld in unserer esentia et existentia, da aus dieser das operari nothwendig hervorgeht. wie ich in der Preisschrift ber die Freiheit des Willens dargethan habe." Volkelt, a.g.e. s. 285'de unu syler: "Kant's Lehre vom radikalen Bsen ist der Schopenhauerischen vom Leben als einer Schuld nachstverwandt."

  • Schopenhauer, Felsefe ve Din

    yerde besinini yakalayc hale getirmise, insan da zaman iindeki herhangi bir eylemle kendisini byle yapmtr. Byle bir olguyu nasl aklayabilir, yaadmz dnyann cinnet hali iinde gayriahlaki bir dnya olduu sonucundan nasl uzak durabiliriz?

    Schopenhauer cevap verir: Deiik biimleri itibariyle bu dnyann itici gc ve z olan iradenin eylerin geni erimi ve snrsz uzam iinde bir yerde doru yoldan ktn, eylerin kkenindeki byk mutluluktan uzaklatn; ve ite ekillendirdii bu dnyada-nk yce, yaratc ve Tanrsal bir g ona hala baldr ve o ard sra utancn glgelerini olduu kadar ihtiamn bulutlarn da srkler-ve ite bu dnyada imdi kefaretini demekte, 46 kendisi hakknda bir bilgiye ulamakta olduunu; ve bylece bizatihi strap ve snrllyla, hastalk, yallk ve lmle nefsini terk etmeye, kendisini amaya; eer sadece yaamak ve abalamak hayatsa, artk bu abalayan, dier bireylerden koparlm ve onlarla mtemadiyen sava halinde olan bir birey olarak varolmay brakmay; btnyle varolmaktan vazgemeyi, bilakis iinden kt ve dzensiz, belirsiz, mcadeleyle dolu hayat olarak bildiimiz her eyin kartn bir tarafa brakrsak baka trl adlandramayacamz veya tasavvur edemeyeceimiz ebedi mutlulua, huzura ve skuna yeniden dnmeyi istemeye ynlendirildiini varsayarak. Aslnda nsann D retisine-gnmzde bylesine sama bulunan, fakat Schopenhauer'in kendisini, genel olarak hibir derinlii olmayan iyimser

    46 "Das Leiden ist in der That der Liuterungsprozess, durch welchen allein, in den meisten Fiillen, der Mensch geheiligt, d. h. von dem Irrweg des Willens zum Leben zurckgefhrt wird" (Werke, c. llI, s. 73 1 ) . Kr. Volkelt, s. 357. Belki de metinde "ekillendirdii bu dnyada" yerine "kendisini izhar ettii bu dnyada" ifadesini kullanmam daha doru olurdu.

  • Arthur Schopenhauer Din zerine

    umutlarla dolu bulduu Eski Ahitle ayn noktada buluturan tek reti olduunu bildirdii bir retidir47-gtren de bu ayn derin ahlaki-felsefi dn tarzdr.

    Bugnlerde biz bir d fikrinden ok kolay vazgeiyoruz, nk mkemmeliyet hakknda bir fikrimiz varsa bile (ki ounlukla yoktur) bunu eylerin sonuna ya da doruk noktasna yerletiriyoruz; ama eer mkemmeliyeti, Hristiyanln Tanr fikrinde48 ya da Schopenhauer'in esas itibariyle yapt gibi, eylerin balangcna ya da temeline yerletirirsek, o zaman bir dn olmu olmas gerekir-baka trl, bulduumuz kusurlu dnyay aklayamayz.49 rade niin ve nasl yanld, nasl yanlm olabilir? Schopenhauer bunu sylemez, ve

    47 Werke, c. 111, s. 666, 7 1 3. 48 Mr. Bernard Shaw'n tanrs kendisinden daha m kemmel bir

    ey yaratabilen bir tanrdr; t1ristiyanln tanr tasavvuru byle deildir.

    49 Weimar'da niversiteye hazrlanrken ve Sophok.les'i n tragedyalarn okurken kendisinde oluan kanaat. "dass aile zeitlichen bel gegrndet seien in einem unbedingten ewigen Urtibel"di (Volkelt. s. 1 1 , bahseden W. Gwinner, Schopenhauers Leben, 2. Bask. s. 746-747). eylerin temel doruluunu korumak iin Schopenhauer t1ristiyan teolojisinden daha ileri gider. nk o insann bu dnyaya iradesi olmakszn konulduunu dnr, ki Schopenhauer buna bir "schreiende Ungerechtigkeit," der (Werke, c. lll, s. 692); Schopenhauer'e gre insan iradesi dolaysyla buradadrbu dnyay ve iindeki eyleri oluturan onun iradesidir, dolaysyla strab ve sukutuhayali iinde yapm olduundan baka bir eyi tecrbe etmez ve onun zc karakterini bulur. Aslnda tam aklla bunu yapmazd. Fakat burada var olduu haliyle insan kendisinden farkl bir varln eseriyse eer, yapt eyin (seine Schuld) sorumluluu onu vcuda getirmi olana der. (Werke, c. ili, s. 676). "Daher ist er nur in dem fail, dass er selbst sein eigenes Werk sei, d. h. Aseitat habe, fr sein Thun verantwortlich" (Werke, c. iV, "Die beiden Grundprobleme", s. 7.3). Dolaysyla teselli eylerle ilgili maddi deil fakat manevi-ahlaki grte aranmaldr (Werke, c. lll, s. 676) ve kendi felsefesinin ahlaka hakkn tam olarak veren yegane felsefe olduunu savunur (a.g.e., kr. Volkelt. s . .3.3 1 ).

  • Schopenhauer, felsefe ve Din

    syleyemeyeceini bilir-bunlar her trl cevaplandrm a gcn aan sorulardr. Fakat bir d fikri (Abfall, Abirrung, Verirrung, Wahn-onun kulland deyimlerdir bunlar) ona metafizik ve ahlaki bir zorunluluk olarak grnr.

    u halde bu dnyada bir keyfilik yoktur; bilakis ezeli-ebedi bir hakllk vardr (Schopenhauer bu deyimi tekrar tekrar kullanr) ; mutsuz olmamz gerekir, o yzden mutsuzuz. Kr krne bireysel hayat seeriz ve imdi yaarken setiimiz eyi gryoruz. Su ve strap birbirinin dengidir; ve eer zel bir durumda biri gnah ilerse bir bakas katlanr, ama daha derinden bakldnda gnah ileyen de katlanan da birdir-tr bakmndan birdir, z bakmndan ayndr. Bir bakasn gerekten inciten, tpk Thyestes gibi, kendi etini srr. Ebedi dzen hakszlk yapmaz. Biz, irade--insanlarda, hayvanlarda, bitkilerde ve cansz eylerdeki-biz, dnya, dnyada ektiklerimizin sorumlusuyuz. Schopenhauer'in theodiceesi. eer byle bir ifade kullanama izin verilirse, ite byle bir eydir.

    il . KURTULU RETS

    Eski Hristiyanlarn grne gre o zamanki haliyle, yani gnah, strap ve lmle dolu dnya, varln srdrmeyi hak etmiyordu, dolaysyla sonunu bekliyordu ve onu ok gemeden bulacakt. Hakkn hkmran olaca, keder. gzya ve strabn artk kendisine yer bulamayaca, lmn varln srdrmeyecei yeni bir dnya-doann yznn yenilenecei, insann artk savamayaca, dahas aslann kuzuyla, leoparn olakla koyun koyuna yataca, byk bir sevginin ve m uhte-

  • Arthur Schopenhauer Din zerine

    em bir barn her eyi kucaklayaca bir dnya doacaktr. Bu bir halkn aklnn ve yreinin idealizminin younlat bir ryayd.

    Mesih, Paulos ve Vahiy Kitabnn yazarnn gnlerinden bu yana dnya ne yazk ki ok ey rendi; ve bizim gvenilir bilimimize, kanatlarn yitirmi felsefemize ve snrl ahlaki taleplerimize bu dnce tuhaf grnecektir. Yine de zaman zaman, zihin ve ahlaki muhayyilelerinde duyularndan daha fazla yaayanlar buna benzer dncelere kaplrlar ve dnce ikliminin deien koullar gz nnde bulundurulduunda Schopenhauer'de de benzer bir dnce ile karlarz. Eer gerekten lm doal, eyann tabii dzeninin bir parasysa, eer ac ve strap mit etmemiz gereken yegane ey ise, eer gnah ve kusur sorgusuz sualsiz kabul edilecekse, bir baka deyile, bulduumuz haliyle dnyada tuhaf, iren, naho ve gayritabii bir ey yoksa, o zaman Schopenhauer'in dncesi samadr ve byle bir sonuca ulamak iin .kat ettii dnce sreci bouna skntdan baka bir ey deildir; ama eer byle ise, mterek cennet dncesinde btnyle deimeksizin bize kadar ulam olan tarihsel Hristiyan tasavvuru ayn derecede samadr. Schopenhauer'in ve Hristiyan grn can alc noktas kusur, strap ve lmn bize bir lde .kar, gnle olduu kadar akla da kar, anormal ya da akld bir ey, aklama gerektiren, eylerin merkezine akldlk ve eytanlk yerletirilmedike muhtemelen mutlak olarak dnlemeyecek bir ey olduudur; nk grdmz ve tecrbe ettiimiz ey, dnyann kasvetli ve i karartc genel grnm doal olmad iin, Schopenhauer ve ilk Hristiyan gelenei ikinci bir doay, bir stndoay, kafamz kartran, bizi gcendiren ve aknla dren her eyin kaybolduu

  • Schopenhauer, Felsefe ve Din

    bir baka eya nizam ve emasn dnmeye zorlanmtr. Kiel'den Profesr Deussen, Schopenhauer'den bir christianissimus filozof diye sz eder-ve Schopenhauer'in metafizik varsaymlarnn kimisi ve ahlaknn belli ynleri bakmndan bu dorudur.

    Schopenhauer'in dnyay ve onun ktln iradenin ilk sapmasyla akladn ve kusurlu eylerin asli doasn, strap iradeye ait olduuna gre su da ona ait olmaldr diyerek izah ettiini grdk. Bununla, Schopenhauer'in Kant ile birlikte bal olduu temel irade zgrl dolayl olarak dile getirilmitir ve eer yer kalsayd bu konudaki grnn akland o kk harikulade inceleme hakknda bir aklama sunmak beni ziyadesiyle memnun ederdi. 50

    Schopenhauer insann insan olarak btn eylemlerinin belirlendiini savunur: Belli bir karakterle (ve her insann doutan sahip olduu bir karakter vardr) belli bir uyar yahut durum kanlmaz olarak belli bir eylemi ortaya karr-doal olaylarda olduu kadar ve aslnda ayn zorunluluk insan davrannda da vardr. Ancak yine de insan davranlarndan dolay sorumluluk hisseder, bunlarn bakasnn deil kendi eylemleri olduunu bilir-biz kendi ilerimizin failleriyiz: ve eer bu derin bilin ve hissiyatta herhangi bir anlam varsa o zaman yanl bir ey yaptmzda, bir kusur ilediimizde, bizim iin baka trl davranmann mmkn olmas gerekir; ve eer eylemimiz kanlmaz olarak karakterimizden kaynaklanyorsa, bu karakter iin farkl olmann mmkn olmas gerekirdi; ve bu dnya hayatnda bu karakteri belirlemek bizim iin mmkn olmasayd, bunu baka bir yerde yapmamz gerekirdi. Sorumluluk olmak-50 "Die beiden Grundprobleme der Ethik, 1. ber die Freiheit des

    Willens", Werke, c. iV, s. 3-1 02.

  • Arthur Schopenhauer Din zerine

    szn ahlaf{ olmaz-szcn herhangi bir sahih anlamnda ne ahlakllk ne de ahlakszlk olur; ve mutlak zgrlk, baka bir tercih imkan olmakszn sorumluluk olmaz; eer bizatihi kendi iimizde biz ilerimizin failleri deilsek onlardan sorumlu tutulamayz.

    Temellendirme byledir; Schopenhauer'e gre biz sorumlu varlklarz. Bizi ne isek o yapan en i irademizdir-bu irade bize hayatn birbirini takip eden durumlaryla sadece aklanr, onlar tarafndan biimlendirilmez ya da oluturulmaz. Bu zgrl anlayamayz: drak yahut anlay mutlak temelleri olarak buna balanabilecek mnferit eylemlerle snrldr; fakat zgrln kendisi anlalamazdr; onun yerini ve zorunluluunu anlayabiliriz fakat onu kavrayamayz, hatta ak ve nesnel biimde onu tasavvur edemeyiz-o, Schopenhauer itiraf eder, bir srdr ve onun gznde kutsal bir srdr, nk hayatn btn kutsallklar ona baldr. irade yanl yola sapmtr-ve bu suretle ve bu lde dnya bozuk ve kusurludur: Schopenhauer'in mant byledir.

    Fakat eer dnyann ktl byleyse, ve onun kken i buysa, o zaman ondan nasl kurtulacaz-esas itibariyle bir Araf olan bu dnyadan nasl kacaz? oklar, bu hayatta dkrklna, malubiyete uram, emelleri suya dm oklar intihar yolunu seer. Schopenhauer'in felsefesinin kendine zg ve ayrt edici karakterini hibir ey onun intihar yaklam kadar aa karmaya katkda bulunmaz. Schopenhauer intihar bir su olarak nitelendirmez, ama onun dncesine gre bu bo ve budalaca bir itir-bu sknty sona erdirmez; nk sknt kiinin mutluluk aray ve onu elde edememesidir-ve o mutluluu arayarak lr, nk ona ulaamaz; bir baka syleyile, hayat ve mutluluk isteyerek lr-iradesi hayatta olduu kadar lmde

  • Schopenhauer, Felsefe ve Din

    de canldr, o lmnn nedenidir; yine de btn skntnn kk, hayat ve hayat mutluluunu arayan bu iradededir nk strap ve sukutuhayalin skunete ermesini salamak ve bu iradeyi teskin etmek yerine her zamanki kadar gl ve ehvetli bir ekilde arzulamaya devam eder ve tpk-kendisini iyiletirecek-ac verici bir tedavinin tamamlanmasna katlanmak yerine hasta kalmay tercih eden bir hastaya benzer. nk Schopenhauer' e gre irade hayatn ve maddi dzenin sonucu deil. bunlarn nedeni, daha dorusu gerekliidir; ve iyilememi irade, hayatn gerek derslerini renmemi irade, intiharla hibir ey kazanmaz-sadece bu umutsuz eylemle yanlsamalar derinlemi ve pekimi olur. Bir baka syleyile, intihar hayatn anlamn bulma ansn yitirmitir-o bu kadar yldan sonra, pervasz, ftursuz iradeyle dopdolu, geldiindekinden daha fazla bir ey renmemi olarak hayat terk eder. Bedeli denerek kurtarlmam irade. bo ve beyhude irade mutlu olmaz veya mutluluun ne olduunu bilmez-intiharn Schopenhauer'in dncesine sunduu manzara byledir.

    Istraptan dnyay terk ederek deil, fakat ancak bu dnyay oluturan yaama iradesini teskin ederek kurtuluruz. Her nerede ayrlk gden, ferdi varoluu iddia eden, kendi ayr, ferdi refahn ve mutluluunu arzulayan irade varsa, kanlmaz olarak strap vardr, onun varolutan kard ders budur. Dnya-bildiimiz haliyle bu dnya-bu nitelikteki saysz iradenin etkinlik ve atmasnn sonucudur; hepimizin er ge tatt strabn sebebi budur. nsann gerek grevi straptan kamak deil, fakat onun anlamn bulup karmaya almaktr.

  • Arthur Schopenhauer Din zerine

    O halde sorabiliriz, Schopenhauer lmszle inanyor muydu? Bir anlamda-derin bir anlamda-buna evet diye cevap vereceim. Bilincimiz, aklmz gidebilir, fakat irade ve onun brnd zel tip, karakter-bir baka deyile, en derin varlmz, kendi hayatmzda bizim tarafmzdan ou zaman bilinmeyen-bu kaybolmcz; o yok edilemez olann alanna aittir-bu dnyay oluturan o ve ona benzer olandr ve o dnyann i zne aittir. Schopenhauer'in kulland deyim, "yokedilemezlik", lmszlkten daha kesin ve mutlak bir tabirdir. Doada, yani bitkiler ve hayvanlarn dnyasnda, bir trn fertleri arasnda esasl bir fark yoktur, hepsi tek bir ideadr ve fertlerin devamll iin bir sebep yoktur-burada sadece trn yani onunla btnlemi ya da onda nesnellemi iradenin yok edilemezlii sz konusudur. Fakat insan tekleri arasnda kkl ve esasl farkllklar mevcuttur; Schopenhauer'in ifade ettii gibi "her bir insan zel bir idea", "btnyle kendine zg bir idea"dr; bu yzden insan sz konusu olduunda ideann yok edilemezlii beraberinde ferdin asli yok edilemezliini getirir. Akl, bilin az ya da ok geici eylerdir, fakat irade yok edilemez-ve eer o yaamay isterse yaayacaktr; eer mutluluu aramay isterse, m utluluu arayacaktr; ve eer o, ounlukla intihar eden kimsenin ld gibi, dindirilemeyen bir mutluluk ve hayat zleminden dolay lrse o zaman bir baka varolu tarz iinde ister istemez buradakine benzer yanltc aratrma ve abalamay srdrecektir. Schopenhauer'in grnn bildik grlerden fark-en azndan bir fark-lmszln onun iin sair her eyden ok bir kader olmas, baka bir yerde mcadeleyle dolu ayr bir hayatn buradakinden daha iyi olmamas; ve yce grevin doyurulmaz itiha ile hayat ve hazz arayan bu bencil iradenin ebediyen almasdr.

  • Sclopenhauer, Felsefe ve Din

    u halde intihar bir k yolu deildir. Gerek yol baka bir karakterde olmaldr-o skntnn merkezini dikkate almaldr. Aslnda Schopenhauer biri ksmi dieri tam-iki yol gsterir. Sknt, tekrara gerek grmyorum, kendi kar peinde koan, arzu ve istekle dolu irademizdir. Pekala, felsefede ve sanatta olduu gibi, yollardan biri iradenin bak asn btnyle terk etmek-saf, gzlemleyen, dnen anlay ve dn haline gelmektir. Felsefe almasnda kendimizi kaybettiimizde, kiiliimizi ve kiisel kaderimizi bir kenara brakp, doada gzel, yce, ya da rktc olan tefekkr ve temaa ettiimizde bize benzer bir ycelme ve huzur gelir-o an iin endieler, tasalar, umutlar ve korkular, talih ve talihsizlik, meziyet ve kusur gider, " und uns ist vollig wohl " . Epikuros'un e n yksek iyi v e tanrlarn durumu olarak vd, der Schopenhauer, bu acsz haldir-nk o an iradenin sefil drtsnden kurtulur, mahkum edildiimiz meakkatlerin abbatn kutlarz ve Iksion'un5 1 ark durur. Felsefe ve hepsinden nemlisi sanat, Schopenhauer' e gre hayatn ieidir, zaman zaman kulland ifadeler olaanst ve neredeyse esriklikle doludur-o bireyselliimizden, onun snrllndan, onun keder ve straplarndan hakiki kurtulutur. Goethe'nin msralarn iktibas eder:

    "Was im Leben uns verdriesst, Man im Bilde gem geniesst"

    5 1 ( : Grek mitologyas n da yeryzndeki taknlklar ndan tr lmnden sonra ebedi cezaya mahkm edilmi drt byk gnahkardan biri (dierleri Sisyphus, Tantalus, Tityus'dur). Kay n pederi n i ldrdkten s o n ra kimse o n u g nahlar n d a n ar n d rmak iin gerekli trenleri yapmaya yanamaz, Zeus onu arndrr ve Olym pos'a davet eder. Ancak orada da bo durmaz Hera'y batan karmaya alr. Sonu nda yeralt dnyasnda sonsuza dek dnecek olan alevli bir arka balan r.)

    4 1

  • Arthur Schopenhauer Din zerine

    ("Hayatta canmz skan ey, bir resimde houmuza gider") ve genliindeki, srekli olarak kendisini ve yaptklarn dardan grmeye ve onlar-muhtemelen onun ekledii gibi, onlar daha ho ve elenceli hale getirmek iin zihninde canlandrmaya alt bir dnemi hatrlar. Keke felsefe ve sanatn neeli anlar devam edebilseydi!-onlar tpk gne nn kimi zaman bir frtnann arasndan szlen ve her ne kadar onun ortasnda da olsa, ondan etkilenmeyen ualar gibidir. Aslnda az sayda kimse iin, talihin hayatlarn fiilen felsefi etkinlie veya sanatsal yaratmaya adayabilecek ekilde yetenek ve artlarn kayrd kimseler iin bunlar kalc olabilir. Bunlar insan trmzn mkemmel rnekleridir. bunlar dnyada kayrlm olanlardr-Nietzsche'nin Schopenhauer ile znde ayn duyguyu paylaarak ne srd zere, dnyann ve insanln geri kalannn kendileri iin varolduu kimselerdir; onlar bir bakma dnyann mevcudiyetini merulatrrlar. Fakat bunlar ender karlalan kusursuz kimselerdir ve oumuzun onlarn eserlerinden zevk duyabilecei anlar nadirdir. Byk ounluk iin hayat esas itibariyle felsefi ve estetik dnme ya da yaratma deildir. fakat mcadele, hayat mcadelesi, strap, sukutuhayal, hastalk, yallk, lmevet hatta dahiler bile bu son zikredilen akbetlerden kaamaz; ve kimi zaman deha bir tragedyadr, nk grme ve yaratma gcne sahip olup da artlarn kendilerini buna brakmad kimseler vardr.

    Dolaysyla insann-hatta dehann da bir baka kurtulu yoluna ihtiyac vardr. Gerek u ki yaarz ve sadece hayata dardan bakamayz; yaarz, ve felsefe ve sanat hayatmz deitirmez; yaarz, ve yaayan eylerden, doum, deiim ve lmden paymz alrz; yaarz, ve hayatn taleplerini bamzdan savamayz-kimi

  • Schopenhauer, Felsefe ve Din

    zaman kendimizi bu hayat mcadelesinde tketiriz; kendimizi var ettik ve ite imdi yarattmz zorunluluun boyunduruk-kaylarn hissediyoruz. Hatta az sayda kimsenin kaygy amas iin kalanlarn daha ok tasa ve kaygyla almas gerekir-alan kabalklar dahileri srtlarnda tarlar. 52 Dolaysyla bu kanlmaz gereklerle karlatrldnda f eJsef e ve sanat sadece ksmi deil, fakat aldatc bir kurtulu olarak da grnebilir. Bunlar insan hayattan uzaklatrr, peki o yaamaktan baka aresi olmayan kimselere nasl yardm edecektir? Bylece Schopenhauer daha derin bir retiye zorlanr.

    Bu reti, daha bandan kabul etmek gerekir, iitilmedik derecede sert ve u bir retidir-yani genel olarak krlmam btn saf itimadmzla birlikte, nabz hayat iin arpan bat dnyasndaki bizler iin byledir. Vikinglerin ve ilkel insann kan hala damarlarmzdadrdnyaya ehvet ve istekle dolu olarak geliriz ve sonsuzca arzulamaya, istemeye devam ederiz. Pekala, der Schopenhauer (ilkesel olarak) , durum bu merkezde olduu srece sizin iin bir ila, bir are neremem-sadece hasta olanlar iin ila nerebilirim; irade kadiri mutlaktr, onun iin kural koymam. Ama eer dnya size gre deilse. herkesin kaderi olan kaderiniz size gre deilse, bizzat siz kendiniz kendi istediiniz gibi deilseniz, eer bu sizden bakas olmayan a. huzursuz, arzu dolu, hi doyuma ulamam, malup olmu, btn emelleri suya dm varlktan farkl bir ey olmay istiyorsanz. belki size bir k yolu gsterebilirim-ve bu. kestirmeden, yaln bir ekilde sylemek gerekirse, ayr. ferdi bir hayat yaama arzusunu sona erdirmektir. nk, diye iddiada bulunur, (ve bu onun genel felsefesinin ana fik-52 Nietzsche'nin bir dier hareket noktas da budur.

  • Arthur Schopenlauer Din zerine

    ridir) dnya ve hayat i radenin, benim irademin, sizin iradenizin ve hayvan, bitki, ve tataki iradelerin tezahr, daha dorusu nesnellemesidir; dnya ve hayatn el ikileri ve karmaalar, i radenin kendisinin i elikileri ve karmaasnn tezahrdr, onun her bir bireysellemesi kendince bir istekte bulunduu, benim kendimin, sizin kendinizin, onlarn kendilerininkini istedii, her biri l

  • Schopenhauer, Felsefe ve Din

    alann terk etmeyi arzuladnda gen talebesi Arjuna'nn ruhunu bunlara benzer dncelerle yceltmiti . Krina onu bu bak asna gtrr ve bunun zerine binlerin lm artk kendisini snrlamaz; hcum iaretini verir. Bu Goethe'nin Prometheus'unun bak asdr, unu syler o,

    "Oturup buraya biimlendiriyorum Kendi suretimde insanlar, Benim gibi bir soy, Ac ekecek, alayacak, Elenecek ve sevinecek, Ve dinlemeyeceksin sen Benim gibi. "

    Bir kimse, doum v e lmden, ayr, bireysel bir hayat srdrme mcadelesinden bkp usanan, bu bireysel mcadelenin harici ve grnr ifadesine kavutuu byle bir dnyann elikilerinden, arpmalarndan, mutsuzluk ve sefaletlerinden bezip yorulan birisi gibi, baka bir varolu trnn, bildiimizden farkl bir trde bir dnyann zlemini ve hasretini duyan birisi gibi ancak tecrbe veya dnce ile farkl bir gre ular-Schopenhauer'in sunduu dier tercihin ancak byle pratik bir anlam ya da onun iin geerlilii olabilir. 53 rade hkmrandr ve o tercihte bulunabilir.

    Fakat eer bir kimse farkl bir varlk olmay ve farkl bir dnyaya kavumay tercih ederse onu olabilir ve ona kavuabilir. Bu dnyann varolmamas varolmas kadar mmkndr. rade eylerin normal ve ebedi nizamndan sapmtr (Schopenhauer'in belli belirsiz dnd-53 Seenekler Werke, c. il, s. 334-336'da gl ve etkili bir ekilde

    dile getirilmitir.

  • Arthur Schopenhauer Din zerine

    , fakat mutlak biimde bal olduu bir dncedir bu) ve tekrar ona ykselebilir. Schopenhauer'in dncesini genellikle, izah-anlam ve gc olmayan bir varlk olarak ktmser insan gr diye vasflandnlan eyden kesin biimde ayrmalyz; Schopenhauer'in ktmserlii dnyann b/aselerinin, ya da insanlar hor grenlerin ve onlarla ayaklarna kapanan insanlarn srtlarna binen Napolyon ve askeri ya da ticari sahadaki dier btn fatihler gibi oynayanlarn ktmserliinden n karanlktan farkl olduu kadar farkldr. nsann yeryzndeki hayat botur, fakat insan deil-ve Schopenhauer'in temel dncesi insann daha iyi, daha anlaml bir ura iinde olabilecei. olduundan daha iyi bir ey olabilecei ynndedir.

    Glk insann yaama iradesini nasl aabileceinin tasavvurunda ortaya kar-nk varolma, kendimizi nesrrne, gnlerimizi uzatma ve hatta bu belli mnferit varlk olarak sonsuza dek yaama arzumuz bizzat doamza ait grnr. Ancak, der Schopenhauer, lm cesurca ve ilgisizce karlayan (aklndaki her trden asker ya da kahramandr) yaama iradesine kar galip gelir; byle birisi iin hayattan daha fazlas vardr ve o bu arya kulak vermektense lmeyi tercih eder-ve onun ancak tekrar yaamay umduu iin byle yaptn sylemek bilin halinin btnyle tersine evrilmesi, psikolojik bir yalan yahut aslszlktr. Schopenhauer Schiller'i onaylayarak iktibas eder: "Das Leben ist der Gter hchstes nicht. "54 Ona gre ahlakn kendisi, kar gzetmeyen sevgi gibi, bireysel yaama iradesini aar; o mutluluk, refah ve hayata doru olann tam tersi yndeki bir mcadeledir; o sevgiyle kiinin hayattan vazgeebileceinin farkndayd. Schopenhauer Raymond Lull'dan, da-54 Werke, c. III, s. 498, atf Braut von Messina'yadr.

  • Schopenhauer, Felsefe ve Din

    ha sonra kilise kroniklerinde hrete erimi olan gen saray mensubundan sz eder. Gzel bir kadna ak olmu ve sonunda odasna davet edilmi, arzusunun tatminini umarak gittii odadan bunun yerine, kadn elbiselerini syrp kanserin korkun bir ekilde yiyip bitirdii gsn gstermesi zerine nedametle ayrlmtr. Bunun zerine dnp saray terk etmi ve kefaret iin ln yolunu tutup yaayan bir l haline gelmitir. Dolaysyla aresi olmayan bir hastaln, yava yava ilerleyen ihtiyarl n ya da yakn lmn manzaras insann hayattan yz evirmesine vesile olabil ir-bunlar sayesinde hayatn gvenilmezlii ve gelip geicilii bu denli gl bir ekilde hissedilebilir. Ya da tarihin sayfalar, ilkesiz ve soysuzlarn zaferi, zayf ve zavalllarn kk drlp horlanmas, her yerde karlalan alaklk insan bezdirip her eyden vazgeirebilir-btn zenginlik ve "terakki"mizin ortasnda, hatta bugn bile, Amerikal airlerin szn ettii "insann devam eden kazanc"n gremeyebilir, Matthew Arnold'n msra,

    "The millions suff er stili and gri eve , " *

    doru grnebilir. Evet, dnyann temelinde bir tr tragedya yatyor grnebilir ve nasl ki Perikles ann ihtiam klelie (ounluun zorunlu itaatine) dayanyorsa imdi de mutatis mutandis byle olabilir; dehann serbest zaman olabilmesi iin geri kalanlarn alp didinmesi gerekir. Dolaysyla tragedyann kknn ve her trl hayal krklnn ve her trl strabn nkoulunun kedisinde fakna vard ve bkp bezerek frlatp atmay arzu edebilecei gl yaama iradesinde, her ne paha- (Yak. ev. "Milyonlar ac ve strap iinde hala.")

    ----------- 4 7 -----------

  • i\rthur Schopenhauer Din zerine

    sna olursa olsun yaama isteinde bulunduu gr sonunda insanda galip gelebilir.

    Dolaysyla ya idd etli sarsnt ve strapla ya da dnyann durumu zerine d erin tefekkr ve d oal dnme yoluyla oumuz iin bu denli karakteristik olan idd etli arzuyla dolu buyurgan irade dinginletirile bilir, yattr labilir, kreltilebilir. nsanlar mcadele ve skntyla dolu bir hayata srkleyen olaan gdler o zaman ilemez h al e gelir. Eer zaman zaman olabilecei gi bi ortaya kacak olurlarsa iradenin abas o zaman onlar inkar etmeye, krp kreltmeye ynelecektir. Schopenhauer destekledii riyazet uygulamalarnda ileri gider; ve nefsi l'-rletmenin yksek, h ain ve ar formlarn neredeyse huu ile tasvir eder. imdi resmini izdii dahi deil azizdir. Aziz, yaama iradesinin en youn formunu, szgelimi cinsel drty reddeder. Sadece b akalarna yardm etmek iin deil, fakat arzularn tatmini, hayat tatl hale getiren dnyevi eylerin sahiplii iradesini yeniden ayartp yoldan karmamas i in yoksulluu ve datmay seer. O bakalar kendisine kar hakszlkta b ulunduunda ya da bir kusur ilediinde mcadele etm ezyaralanm kibir, incinmi gurur onu artk h eyecanl andrmaz. Onu glendirip dinletirerek sonunda iradeyi yeniden uyandrmamas iin b edenini ancak ayakta \'-alacak ekilde besler; yaama iradesini krp yok etmek iin daha ok oru tutar ve onun tezahr olan b edeni cezalandrr. Ve lm kapsn aldnda, o strap da h ayal krkl da deil, fakat kurtuluun ta kendisidir;55 nki Schopenhauer kendi kendini tutmann gln, atmann ateini bilir ve beden varln srdrdke zaferin asla tam olamayacan syler.

    55 Werke, c . il, s. 449-45 1 : oru alktan lme kadar gidebilir, s. 474-47 5 .

  • Schopenhauer, Felsefe ve Din

    Bu karanl k ve kasvetli bir tablo gibi grnebilir, falmt lo arka planda Schopenhauer'in grne gre bir Lr d nyevi olmayan bir k-tpk bir manastr mabedinin ya da talya' da karlaabileceiniz ve dardan bakldnda gzellii ya da zarafeti olmayan, ama ii aydnlk olan kiliselerin loluundaki k gibi b ir k vardr. nki Schopenhauer' e gre aziz ya da aziz olma yolunda ve bu lde yol kat etmi olan birisi dnyada kimsenin olmad kadar zgrdr, en gurur verici dnyevi zaferin ardndan elde edilemeyecek bir dinginlie ve kelimelerin anlatmna kifayet etmedii bir neeye sahiptir. Dahi, filozof ya da sanat-o da tefekkr ya da yaratm anlarnda iradenin bak asn aar, o ou kimsenin gnlerini geirdii ateli, heyecanl atmosferin dnd a b ir baka iklimde yaar, o yce ve yksek bir neeye sahiptir; fakat bunlarn hepsi anlarla snrldr ve irade kendisini yeniden ne srdnde, hayatn ihtiyalar ve iddetli arzular hissedildiinde, yeniden Araf a, strap yerine dner. Azizin terk-i iradesi ne kadar derinse neesi de o kadar derin ve o kadar kalcdr. Hatta hayattan yeniden zevk alyor gibi grnebilir, fakat bu hayatla balarn koparm birinin zevkidir. yilik yapmaya alyor olabilir, glebilir, ark syleyebilir, hatta dans edebilir (Schopenhauer Shakenar, Harmonistleri, 56 Rus Raskolniklerini, kadim Essen ileri zikreder) fakat kendisinden bu kadar uzakta huzur ve skun iinde olduu, istedii ve gereksinim duyduu hibir ey olmad iin ve imdi deyi yerin de ise her ey kendisinde, her ey nee ve huzur olduu iin byledir. Eer dardan bana ac ve strap verici bir ey gelirse, o tpk Horatio gibidir,

    56 ( ngi l tere'de kp Amerika'ya yaylan ve ilk Hristiyanlar gibi evlenme yasa n a riayet eden, ortak m l kiyeti benimseyen bir mezhep. Sallanarak ayin yaptkl ar iin bu ismi almlardr. )

  • Arthur Schopenhauer Din zerine

    "As one, in suffering ali, that suffers nothing," *

    -nk varlnn z strabn eriebilecei alann tesindedir; onda yaama iradesinden daha yksek bir ey vardr ve ite bu hibir eyden etkilenmez.

    Schopenhauer'in konuyla ilgili btn pasajlarn buraya aktarmakszn azizi tasvir ederken gsterdii heyecana dair bir fikir vermek imkanszdr. Belki de kendisi bir aziz olmad ve yle grnmek istemedii iin, deyi yerinde ise, ruhunu ele geiren ve kendisine ramen onu kendine eken bu fikir zerinde durmay daha ok sever. Aziz her ne kadar dardan bakldnda durumu fakir, neesiz ve ou eyden mahrum gibi grnyorsa da ii neeyle ve gklerin gerek huzuruyla doludur. ihtiyalarn tatmin eden kimse sadaka alan ve yarn yine ackan dilenciye benzer; aziz ise kendisine miras kalm olan birine benzer-o lnceye kadar endie ve ihtiyatan azadedir. Ona artk hibir ey sknt veremez, hibir ey cann skamaz, nk o bizi dnyaya sk skya balayan ve-arzu, korku, haset, fke gibi-bizi urada burada srekli ac ve straba srkleyen iradenin btn balarn kesip atmtr. O imdi geri dnp, bir zamanlar ruhunu heyecanlandrp aclara gark edebilecek gte olan, fakat imdi oyun bittiinde oyuncular iin satran talar nasl duruyorsa nnde yle ilgisiz grnen ya da bir karnaval gecesinde bizi endielendirip huzurumuzu karm olan karlp atlm maskeli balo elbisesi gibi duran bu dnyann vehimlerine glerek ve huzur iinde bakar. Gerekliin iinden titrek bir k gibi szld, kandrcl olmad iin kendimizden gemediimiz hafif bir sabah ryas yan uyank biri iin neyse,

    "Her acy ektin ama hi gstermedin." W. Shakeaspeare, !fam/et, ev. Blent Bozkurt, Remzi Kitabevi, 2007, lstanbul

  • Schopenhauer, Felsefe ve Din

    hayat ve onun formlar da onun iin yledir ve nnden suret-fenomen olarak geer ve tpk bu rya gibi onlar da keskin bir deiim olmakszn sonunda kaybolup gider. Buradan, diye ekler Schopenhauer, Madame Guyon'un hayat hikayesinin sonuna doru sk sk tekrarlad: "Benim iin her ey farksz grnyor; hibir ey istemiyorum; var mym yok muyum ou zaman bilmiyorum"u57 hangi anlamda sylediini anlayabiliriz.

    Btn bunlardan bildik ktmser dncelerin Schopenhauer'in gryle ne kadar az badatn karabiliriz. O daha ok John Tauler ve Meister Eckhart gibi mistikler, dinginciler, irakiler58 arasnda saylmaldr. Katolik ttristiyanla ve Budacln ruhuna esasl bir yaknlk duyar. Aslnda byk lde birbirinden farkl olan inanlar erevesinde z itibariyle ayn olan bir fenomenden, herhangi zel bir dnsel ortamdan ok insan doasna ait olan bir fenomenden saygyla sz eder-bizzat kendisi bu konu zerine yorumda bulunur.

    Schopenhauer'in kendinden geen iradenin nihai kaderiyle ilgili dncesi bildiimiz ktmser ruhla daha da az badar. Burada bnyesinde byk glk barndran bir meseleye yaklatmn farkndaym; fakat oklarnn Schopenhauer'in retisinden edindii izlenim ziyadesiyle yzeyseldir. Onlar Schopenhauer'in dnyann koskoca bir yanlg, sonunun da Hilik olduunu dndn sanrlar. Yaama iradesinin kesilmesinin varolmaktan kesilmek, kendisi ve btn insanlar iin gpta ettii eyin de bo yokluk olduunu dnrler. Hatta Otto Pfleiderer gibi bir dnr bile onun eskhatologias n nihilizm olarak adlandrr. 59 57 Werke, c. 111, s. 720-72 1 ; c. il, s. 244; c. II, s. 46 1-462. 58 (Schopenhauer'in kavramla ilgili kendi aklamas iin bkz. ni

    versiteler ve Felsefe, (Schopenhauer Kitapl, V. Kitap) s. 2 1 vd.J 59 Religionsphilosophie, 2 . Bask, c. L s. 563.

  • Arthur Schopenhauer Din zerine

    Fakat Schopenhauer azizlerin bekledii hiliin mutlak deil, izafi bir hilik olduuna60-orada bu dnyadan hibir eyin olmadna birok kez iaret eder. ou kez kulland szck (Budaclarn lgatesinden ald) bir sn( dr)me anlamna gelen Nirvanadr; fakat bunun kesin ve belirli bir anlam yoktur, nk azizde yaama iradesi ve onunla birlikte er ya da ge hayat da sner ve bu tabirin yegane mspet anlamdr-fakat insanda yaama iradesinden baka bir eyin ve hayat dediimizin dnda baka hal ya da durumun olup olamayaca btnyle belirsizdir. Schopenhauer Budaclarn syledii eyi zikreder: " Nirvanaya, yani drt eyin-doum, yallk, hastalk ve lmn var olmad bir duruma ulaacaksn. " Bu durumun bir hilikten ibaret olduu haddi aan bir varsaymdr. lmle ilgili olarak da genelde ayn durum sz konusudur ve Schopenhauer, aslnda onun hakknda kaybettiimiz eyi biliriz, onunla kazandmz eyi deil, der. 6 1

    Kesin, mspet bilgimizin tamam bu dnya hakkndadr; ve onun ilkesi olan yaama iradesinin sona erdii lde kendisi de sona erer. Ve Schopenhauer'in bu konudaki az sklklar bakmndan, Brahma ile yeniden birlemekten sz eden eski Brahmanlara kar bir tutum iinde olan Budaclarla ayn gr paylatn grrz. Budaclara gre Nirvana sadece Samsarann (ya da bu dnyann) kartdr; ve hililk olarak tanmlandnda, bu Samsarann Nirvanann tanmna ya da oluumuna hizmet edebilecek tek bir unsur iermediini sylemekten baka bir anlam ifade et:mez.62 Fakat Nirvana hakknda en ufak bir bilgi, en snk bir resim olmasa da Schopenhauer tekrar tekrar onun bir gerek olduunu ne srer; bu gr dorudan ileri srmedii yerde bi-

    60 Werke, IIL c. 222, 70.3, kr. 699_ 6 Werke, c. VL s. 289-292. 62 Werke, c. III, s. 698.

  • 5chopenhauer, relsefe ve Din

    le st rtl olarak tekrarlamaktan ekinmez; ve bir anlamda denilebilir ki ona duyulan inan btn felsefesinin zirve noktas, bir baka adan temeli, nihai varsaymdr. Bu bir bakma Kant ile paylat, fenomenlerin ardnda bir gerekliin, bir Ding an sichin olduu ynndeki sarslmaz itimatla karlatrlabilir-bununla btn idealist ya da deneyci okullarla yollar ayrlm olur. Aslnda o Ding an sichin gerek zn kefettiine inanyor ve bunun rade olduunu savunuyordu. Fakat hibir zaman belirli bir gre ulamam olsayd bile yine de akn bir gereklie bal kalrd. Dolaysyla mademki bu iradenin (yaama iradesi olarak) bizatihi sndrlmesi, yok edilmesi gerekiyor, Schopenhauer geriye yaama iradesinin dnda, kendisini bu dnyada asla gstermeyen bir eyin kaldn dnr, ya da dolayl anlatmlarla iin doas gerei, bu "bir ey" hakknda, bildiimiz irade ve dnyann ztt olarak, ancak menfi bir fikre sahip olabiliriz.

    zin verin bunu onun dilinden aktaraym. radesini terk etmi olan birinden sz ederken unu syler: "imdi onun olduu ey hakknda kavramlar, tasavvurlar iin veri bize kifayetsiz gelir. Onu ancak yaama iradesi olma ya da olmama zgrlne sahip ey diye adlandrabiliriz. "63 Ayn dnce iradenin mutlak zgrl tartlrken de dolayl olarak ifade edilir: rade (unutmamak gerekir ki bu dnyadan domaz, fakat sadece burada grnr) bandan, diye dnr, burada grnmemeyi ve olmamay ya da olduundan esas itibariyle farkl bir ey olmay seebilirdi-ki bu durumda onun btn fenomenal tezahrler silsilesi farkl olabilirdi. 64 Schopen-

    63 Werke, c. I I I , s. 642 . 64 Werke, c. il , s. 338-339; Werke, c. I I I , s. 22 l -2 22 'de, mkemme

    len ak bir ifade vardr ve iradenin (yani yaama iradesi nin) "das D i ng an sich schlechthin und absolut" olmadn bi ldirir. C. I I I , s. 582-583'de v arl mzn "Kei m" ya da " innerster Kern"i sah ip ./ . .

  • Arthur Schopenhauer Din zerine

    hauer'in akln irade tarafndan sevk edilme, kullanlma, ona yabanc ve kart olmasyla ilgili grnde iradenin yzeyde grnenin tesinde daha esrarl derinliklere sahip olduu dolayl olarak dile getirilir. 65 Sonra Schopenhauer'in "Eer bir yaama iradesi olmasaydm ne olurdum?"66 sorusun u beyhude bir soru olarak adlandrmas bir bakma ikna edicidir, nk eer ben yaama irademle kesin biimde zdesem bu soru beyhude olmaktan ok anlamszdr. Ayrca iradenin balangtaki d ya da yoldan kmas (Abfall, Abirrung, Verirrung) ile i lgili yukarda aklanm olan genel dnce yaadmzdan farkl bir varolu trn ima eder-nk bir eyden olmadka bir d nasl mmkn olabilir ya da batan dosdoru ve hakiki varlk yolu varsaylm olmadka bir yoldan kma nasl gerekleebilir?

    Btn bunlara daha mspet ifadeler eklenebilir. Schopenhauer felsefesinde dnyann (bu dnyann) btn varlk imkann doldurmadn aka dile getirir. Metafizik, der, doa dzeninin eylerin yegane ve mutlak dzeni olmad bilgisidir-ve ahlak bu kanaatten koparlamaz. Erdem alannn. her ne kadar gereklii kendisi iin kesin ve kukulanlmaz olsa da bu dnyaya ait olmadn gsterdii iin Kant' bilhassa takdir eder. irademizi hayattan yz evirmeye, artk onu istememeye ve sevmemeye zorlandmz hissettiimiz tragedyaya tank olurken iimizde hala baka bir eyin, hayat istemeyen bir ey olduu dnda mspet hibir fikre ve-

    .. /. olduum uz haliyle yaama iradesiyle ve brnd karakterle ak biimde karlatrlr; kr. Volkelt. s. 1 90 vd.

    65 Schopenhauer bilen zneyle isteyen znenin temel zdeliine "das Wunder Kat' i:oxfv" der (Werke. c. iL s. 296); kr. , benim daha nce zikredilen "Schopenhauer's Contact with Pragmatism".

    66 Werke, c. III, s. 737.

  • Schopenhauer, Felsefe ve Din

    ya tasavvura sahip olmadmz bir eyin kaldnn farkna varrz; ve bu farkl isteme tr iin karlk gelen farkl bir varlk tarznn olmas gerekir-nk eer olmasayd, tragedya zerimizdeki hayrl ve yceltici etkisini nasl gsterebilirdi? Bu noktada "btnyle farkl bir varolu", "baka bir dnya" gibi ifadeler kullanr ve "uyanmamz gereken kc1busumsu bir rya"67 hayattan sz eder. Hatta eyleri tersine dndrmeye kalkr. Her ey, der, bizim bak amza baldr. Yaama iradesinin iinde btnyle kaybolmu olanlar ve bundan baka bir irade ve onun dourduundan baka bir dnya tanmayanlar iin bu iradenin krletilmesinden, Nirvana'dan kacak ey aslnda hiliktir. Ama eer gzlerimizi bu iradeyi terk etmi olanlarn, yar effaf bedenleri can ekiirken kaybolulann bile skunet iinde bekleyenlerin zerine evirirsek karmzdakinin ne hilik ne boluk olduunu, her trl akli izahn tesinde bir huzur, durgun denizlerinkini andran bir sknet, bir dinginlik, bir teslimiyet, bir berraklk olduunu grrz. Evet, "hilik" izafi bir eydir, der Schopenhauer, her ey bak amza baldr. Hibir ey bir eyin kartdr; ve eer bu dnya bizim sadece bir eyimizse, o zaman bu dnyann olumsuzu hibir eydir; ama eer bu dnyay yadsr ya da olumsuzlarken tavrmz bizim iin yce bir ey ise o zaman bu dnyann kendisi hibir eydir, ve onun btn

    67 Werke, c. l lI , s. 495; doa dzeninin kendisiyle ilgili fevkalade cesur bir cmleyle karlatrn, ki bu durumda, iaret ettii zere, aa inorganik eyler sonsuza dek saldrya uramakszn yaarlar, halbuki snrsz lde karmak ve kavranlamayacak derecede "kunstvolle" rgenlemelerle daha kusursuz, canl varlklar srekli olarak ortaya kp kaybolurlar. "Dies ist etwas so augenscheinlich Absurdes, dass es nimmermehr die wahre Ordnung der Dinge sein kann, vielmehr bloss eine Hlle, welche diese verbirgt, richtiger, ein durch die Beschaffenheit unseres Intellekts bedingtes Phanomen."

  • Arthur Schopenhauer Din zerine

    yldzlan ve gkadalan onu bu esasl aslszlktan korumaz-her ey, onun her bir zerresi yaama iradesinin tezahrdr ve bu irade gittiinde o da gider, her ey gider. 60

    Nirvana durumu f elsef olarak tasvir edilemez, der Schopenhauer, sadece tecrbe edilebilir ve bu tecrbe bireyseldir, ifade edilemez, aktarlamaz. Vecd, esrime, kendinden geme, aydnlanma, Tanr ile birleme, ve benzeri isimlerle anlr--onda zne ve nesne alr;69 o bir tr dolaymsz duygudur-felsefenin byle bir duyguyla balad ve en nihayet yine onunla sona erdii sylenebilir, u farkla ki son aama, vecd yahut esrime her trl akli zmleme ya da aklamann tesindedir.

    Bitirirken Schopenhauer'in hayatn anlamyla ilgili yorumunu izin verin hlasa edeyim. Kimileri iin ktmserlik, hayatn bir anlamnn olmad anlamna gelir. Onun iin byle deildir. Onun dncesi unun gibi bir eydir:-

    Dnya bizi mutlu edecek ekilde tanzim edilmemitir ve mutluluk hayatn gayesi deildir. Doutan getirilen tek bir hata vardr, Schopenhauer dokunakl bir dille ifade eder, bu da burada mutlu olmak iin bulunduumuzdur. 70 Hayat bize farkl bir ders retir-hayatn straplar bize farkl bir ders verir. lm kanlmaz. Hayat onun gznde bir zevk deil, fakat bir grevdir. Biz buradayzSchopenhauer hakknda oklar, hatta kimi aratrmaclar

    68 Werke, c. il, s. 48.3-487; Die Welt als Wille und Vorstellung, cilt 111. s. 70.3'teki bu konuyla ilgili yorumlarla karlatnn; aynca cilt III, s. 58.3, "Das Dasein, welches wir kennen, giebt er (der Resignierte) willig auf: was ihm statt dessen wird, ist in unsern Augen nichts; weil unser Dasein. auf jenes bezogen. nichts ist."

    69 Werke, c. il. s. 485. 70 Werke. c. III. s. 729; Schopenhauer'in dncesine gre .Kant'n ah

    laka byk hizmeti onu her trl eudaimonia fikrinden temizlemesidir (c. IV. "Die beiden Grundprobleme", s. l 17) ; Schopenhauer ./ . .

  • Schopenhauer, Felsefe ve Din

    gibi. sathi dncelere sahip olanlara tuhaf gelebilirse de, bir filozoftan geldii iin byle bir dil acayip grnebilirse de-biz kurtanlmak iin buradayz. doal gereksinimlerimizi ve arzulanmz tatmin etmek (yani mutlu olmak) iin deil. Biz bu dnyadakiler yoldan ktk, ezeli-ebedi dzenin dna saptk ve hayat bizi geri getirecektir. Bu yzden ortaya ktk, bu yzden mekan ve zaman iine konulduk, ta ki zamanla. eitli ve birbirini kovalayan eylemlerimizle ve hayatmzn seyri iinde nasl bir varlk tr olduumuzu bulup ortaya karabilelim. Ac, strap, hayal krkl ve lmle karlama bizi kendimizi unutmaktan uzak tutacak-hayatta bu en yksek gayeden baka bir gayemiz olduunu dnmekten alkoyacaktr.

    Istrap, doru bir ekilde ele alndnda, bir arnma vastasdr (Uiuterungsprocess); strap ve sknt hayatn gerek gayesi iin alr, nasl ki hasta birisi uzun ve ac verici bir tedaviyi kabul eder ve acnn iyilemesinin bir paras yahut iareti olduunu bilirse-tecrbe ettiimiz srekli aldan ve hayal krkl, deyi yerinde ise, bize gnlk ura ve abalarmzn beyhudeliini sezdirmeyi amalar.71 Evet, lmn kendisi Schopenhauer'e gre teleolojik bir boyut ierisindedir; sadece kendisi bir hatrlatc 72 ve bir terk (evet, "terk", nk onun mantna gre, eer biz olmamz gereken ey olmu olsaydk lmezdik, Schopenhauer bu noktada Paulos ile temelde

    .. /. eudaimonla taraftarlann mahkum ettii iyimserlerle ayn zmreye dahil eder (c. IIL s. 507) (Gr. eudalmonia (bir daimona sahip olma): insann, dolaysyla doru eylemin en yksek gayesini mutluluk olarak aklayan ahlak teorisi.).

    71 K.r. Werke. c. III, s. 7 31 (c. II, s. 464); c. HL s. 658. 72 Werke. c. III, s. 699. lmden "die jedesmalige und unermdlich

    wiederholte Anfrage der Natur an den Willen zum Leben: Hast du genug? Willst du aus mir hinaus?" diye sz eder. Hayatn bizatihi ksal bir ama iin aratr: "Damit sie (imdi sz edilen mesele) oft genug geschehe, ist das individuelle Leben so kurz. "

  • Arthur Schopenhauer Din zerine

    ayn dnceleri paylar)73 olmasndan dolay deil, fakat ayn zamanda iyi insan iin bir kurtulu olmasndan dolay byledir; ve "lm ve Asli Varlmzn Yokdilemezlii" balkl muhteem denemesinin sonunda Schopenhauer kendisiyle ve kusurlaryla mcadele eden, bunlarn kendisinin kalc bir paras olup olamayacan merak eden herkese gerek bir teselli sunabilecek bir dil kullanr, nk o insann bilinebilir bireyselliinden ayrld bu ciddi hadiseyle ayn zamanda mcadele ettii eyden de ayrlabileceini, bylece lmn bir zgrlk kaps olabileceini ima eder.

    Evet, lnceye kadar zgrl asla bilemeyiz ve dolaysyla her iyi insann lm genellikle huzurlu, hafif ve latif bir eyse de bundan daha fazlas, bile isteye lm, honutluk iinde lm, neeli bir lm, azizlerin ayrcaldr. Schopenhauer bir yerde "lm gzlerimizi kapatrken, gne mzn ancak glge olarak kald bir a gark oluruz,"74 derken belki de aklndaki buydu.

    73 Werke, c. lll, s. 58 L "Der Tod sagt: Du bist das Produkt eines Aktes, der nicht hatte sein sollen; darum musst Du, ihn auszulschen, sterben. Aynca, wr slnd im Grunde etwas, das nicht seln soilte: darum hren wir auf zu seln. fu. c. ili, s. 652.

    74 Nachlass, c. iV, s. 1 85 (s. 290). Bkz. Volkelt, s . .378, burada bu ve Schopenhauer'in bu konuya k tutan dier pasajlar aktarlr. Dier atflar unlardr: Werke (Grisebach ed.) , c. V, s. 28 l vd.; Nachlass, c. iV, s. 1 78, l 90; Grisebach, Schopenhauers Briefe, s. 1 1 6, 1 85; Lindner-Frauenstadt, s. 526; Brlefwechsel zwischen Schopenhauer und Becker (Leipzig, 1 88.3), s. 66.

  • Parerga und Parallpomena, Bd. il: Kap. XV: Ober Religion.

  • BiR DiYALOG

    Demopheles: Aramzda, aziz dostum, felsefeye olan yeteneinizi sergileme tarznzdan zaman zaman hazzetmediimi bilmenizi isterim; dini ineleyici dnceler, hatta aktan aa alay iin malzeme yapyorsunuz. Herkes kendi dininin kutsal olduunu dnr ve bu yzden siz de ona sayg gstermelisiniz.

    Philalethes: Nego consequentiaml 1 Bakalarnn kaln kafallndan dolay yalanlara ve sahtekarlklara neden sayg duymam gerektiini anlamyorum. Her yerde hakikate sayg duyarm ve bu sebepten tr ona kar olan hibir eye sayg duyamam. insanlarn akllarna byle pranga vurduunuz srece bu yeryznde hakikat asla ldamayacaktr. Benim bu konudaki dsturum, hukukunun Fiatjustitia, et pereat mundusu ile ayndr: Vigeat veritas, et pereat mundus. 2 Her melekenin, her meslein takip edecei benzer bir dsturu olmaldr.

    Demopheles: O zaman hekimlerin takip edecei dstur da Fiant pilulae, et pereat mundus3 olacaktr herhalde ki kolayca gerei yerine getirilebilecektir. (: Sonucun doruluundan kukuluyum.) (Srasyla: isterse dnya iin felaket olsun yeter ki adalet tecelli

    etsin. isterse dnya iin felaket olsun yeter ki hakikat hkmran olsun. Deiik ekli: Fiatjustitia ruat coelum.)

    3 (: isterse dnya iin felaket olsun yeter ki tabletler yaplsn.)

  • Arthur Schopenhauer Din zerine

    Philalethes: Tanr saklasn! Her eyi cum grano salis' ele almak gerekir.

    Demopheles: Kesinlikle. Ben de bunun iin dini cum grano sa/is ele almanz ve insanlarn ihtiyalarnn anlay glerine gre karlanmas gerektiini anlamanz istiyorum ya. Din gnlk hayatn iren uralar ve angaryas iinde kaybolmu kitlelerin kaba aklna ve sakar anlaylarna hayatn yksek nemini bildirmenin ve hissettirmenin yegane yolunu sunar. nk kural olarak sradan insan esas itibariyle maddi ihtiyalarn ve zlemlerini tatmin eden ve dolaysyla bir para elendiren ve hoa vakit geirmesini salayan eylerden baka bir eye ilgi duymaz. Din kurucular ve filozoflar dnyaya onun bu uyuukluunu sarsmak ve